Hadislerin Listesi

«Dul kadın ve yoksul yetim kimselerle ilgilenmek için gayret edip koşturan kişi Allah yolunda cihâd eden kimse gibidir.»
عربي İngilizce Fransızca
«Evlerinizi kabirlere çevirmeyin. Benim kabrimi de çokça ziyaret edilen bayram yerine çevirmeyin. Bana salat getirin, nerede olursanız olun bana salatlarınız ulaşır.»
عربي İngilizce Fransızca
«Büyük günahlardan kaçınıldığı sürece, beş vakit namaz, iki cuma ve iki ramazan, aralarında işlenen günahlara kefaret olur.»
عربي İngilizce Fransızca
"Müslümana, vücûduna batacak bir dikene varıncaya kadar yorgunluk, hastalık, gelecekten kederlenme, geçmişten hüzünlenme, (başkalarından gelen) eza ve iç sıkıntısı isabet ederse, Allah muhakkak bu musibetleri sebebiyle o müslümanın günahlarından bir kısmına bunları kefaret kılar."
عربي İngilizce Fransızca
«İlim tahsil etmek için (evinden) çıkan kimse, dönünceye kadar Allah yolundadır.»
عربي İngilizce Fransızca
«Şüphesiz helal de apaçık bellidir, haram da apaçık bellidir. Bu ikisinin arasında, insanların birçoğunun (helal mi, haram mı olduğunu) bilmediği şüpheli şeyler vardır. Her kim şüpheli şeylerden sakınırsa, dini ve ırzı (şeref ve haysiyeti) lehine korunmuş olur. Kim de şüpheli şeylere düşerse, harama düşmüş olur.»
عربي İngilizce Fransızca
«Eğer Allah’a hakkıyla tevekkül etseydiniz, O sabah aç çıkıp akşam tok dönen kuşları rızıklandırdığı gibi sizi de rızıklandırırdı.»
عربي İngilizce Fransızca
Bir kul bir günah işlediğinde; «Allah'ım! Günahımı bağışla!» derse, Allah Tebâreke ve Teâlâ: «Kulum bir günah işledi ve günahı bağışlayacak veya bu yüzden kendisini sorgulayacak bir Rabbi olduğunu bildi.» der.
عربي İngilizce Fransızca
«Her iyilik bir sadakadır.»
عربي İngilizce Fransızca
«Akrabalarıyla ilişkiyi kesen Cennet'e giremez.»
عربي İngilizce Fransızca
Kim, rızkının genişletilmesini, ecelinin uzatılmasını isterse sıla-i rahim (akrabayı ziyaret) yapsın.
عربي İngilizce Fransızca
?Dua ibadetin ta kendisidir
عربي İngilizce Fransızca
«Allah katında, duâdan daha üstün (kıymetli) bir şey yoktur.»
عربي İngilizce Fransızca
«Kim yüz defa "Subhanallahi ve bihamdihi" (Senin hamdinle Seni her türlü noksanlıklardan tenzih ederim) derse, küçük günahları deniz köpüğü kadar olsa bile bağışlanır.»
عربي İngilizce Fransızca
Her kim on kere "Lâ ilâhe illallahu vahdehu lâ şerîke leh, lehu'l mulku ve lehu'l-hamdu ve huve alâ kulli şey'in Kadîr" (Tek ve ortaksız olan Allah'tan başka hiç bir hak ilah yoktur. Mülk onundur, hamd onundur. O, her şeye kadirdir!) derse İsmail neslinden dört kişi azat etmiş gibi olur.
عربي İngilizce Fransızca
«Allah kim için hayır murad ederse onu dinde fakih kılar.»
عربي İngilizce Fransızca
“Kim Allahın kitabından bir harf okursa, onun için bir hasene (sevap) vardır. Her bir hasene için ise, on misli sevap vardır.
عربي İngilizce Fransızca
«Kim Allah’dan başka (hak) ilâh olmadığına ve Muhammed’in, Allah’ın kulu ve rasûlü olduğuna içinden gelerek şehâdet ederse, Allah onu cehenneme haram kılar.»
عربي İngilizce Fransızca
Allah’ın kulları üzerindeki hakkı, yalnızca O'na ibadet etmeleri ve kendisine hiçbir şeyi ortak koşmamalarıdır. Kulların Allah üzerindeki hakkı, O'na şirk koşmayanlara azap etmemesidir
عربي İngilizce Fransızca
?Kim, Allah'ın karşısına O'na hiçbir şeyi şirk koşmadan çıkarsa Cennet'e girer. Kim de şirk koşarak Allah'ın karşısına çıkarsa o, Cehennem'e girer.» diye buyurdu
عربي İngilizce Fransızca
?Allah Teâlâ kıyamet günü
عربي İngilizce Fransızca
«Size; Allah’a karşı takvalı olmanızı, başınıza bir Habeşli köle bile emir olsa, onu dinleyip itaat etmenizi tavsiye ederim. Benden sonra pek çok ihtilaf göreceksiniz. O zaman sizin üzerinize gerekli olan, benim sünnetime ve doğru yolda olan Hulefâ-yi Râşidîn'in sünnetine sarılmanızdır
عربي İngilizce Fransızca
?Müezzin; "Allah en büyüktür, Allah en büyüktür." dediği zaman, sizlerden biri "Allah en büyüktür, Allah en büyüktür." derse,
عربي İngilizce Fransızca
?Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: Namazı (Fâtiha’yı) kulumla kendi aramda yarı yarıya paylaştım ve kulum dilediğini alacaktır.”
عربي İngilizce Fransızca
Muâviye -radıyallahu anh- mescidde halka halinde oturan bir cemaatin yanına geldi ve: "Burada niçin böyle toplandınız?" diye sordu. Onlar: Allah’ı zikretmek için toplandık, diye cevap verdiler.
عربي İngilizce Fransızca
"Ehl-i Beyt’ini sevip sayma konusunda Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in emrini tutunuz."
عربي İngilizce Fransızca
«Haya hayırdan başka bir şey getirmez.»
عربي İngilizce Fransızca
«Dünyada sevdiği bir kimsesini (çocuğunu yahut ana babasını) aldığım zaman, (sabredip) ecrini Allah’tan bekleyen mü’min kulumun katımdaki karşılığı cennettir.»
عربي İngilizce Fransızca
Anne-babanın yanına dön, onlara güzel bir şekilde iyilik ve ihsanda bulun.
عربي İngilizce Fransızca
"En faziletli dinar, kişinin ailesi için infak ettiği, sonra kişinin atını cihad için hazırlaması uğruna harcadığı, sonra kişinin Allah yolunda dostları için sarf ettiği dinardır."
عربي İngilizce Fransızca
«Kabrimi (çokça gelinip, gidilen) bir yere çevirmeyiniz. Evlerinizi kabirlere çevirmeyiniz. Bana salat ve selam getiriniz. Zira nerede olursanız olun, sizin salat ve selamınız bana ulaşır.»
عربي İngilizce Fransızca
«Her kim iki kız çocuğunu yetişkinlik çağına gelinceye kadar büyütüp terbiye ederse, kıyamet günü o kimseyle ben şöyle yan yana bulunacağız.»
عربي İngilizce Fransızca
"Nefsim elimde olana yemin olsun ki siz, iman etmedikçe cennete giremezsiniz; birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olamazsınız. Yaptığınız zaman birbirinizi seveceğiniz bir şey söyleyeyim mi? Aranızda selamı yayınız."
عربي İngilizce Fransızca
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'e, amellerin hangisi Allah'a en sevimlidir? diye sordum. «Vaktinde kılınan namazdır.» buyurdu. Sonra hangisidir? dedim. «Ana babaya iyilik etmektir.» cevabını verdi.
عربي İngilizce Fransızca
«Uğursuzluğa inanmak şirktir, uğursuzluğa inanmak şirktir, uğursuzluğa inanmak şirktir. Bizden (istemeden kalbine uğursuzluk vehmi gelip de içinde bazı şeylere karşı nefret duyandan) başka, hiç kimsede bu olmasın. Fakat Allah onu (uğursuzluk çıkarmayı) tevekkülle giderir.»
عربي İngilizce Fransızca
«Ben şüphesiz bu sancağı öyle birine vereceğim ki Allah fethi onun eliyle müyesser kılacaktır. O Allah'ı ve Rasûlünü sever, Allah ve Rasûlü de onu sever.» buyurdu.
عربي İngilizce Fransızca
«Bilmez misin ki İslâm, kendinden önceki günahları yok eder, hicret de ondan önceki günahları yok eder, hac da ondan önceki günahları yok eder?»
عربي İngilizce Fransızca
«Allah’tan korkun (takvalı olun). Beş (vakit namazınızı) kılınız. (Oruç) ayınız (Ramazan)ı tutunuz. Mallarınızın zekâtını veriniz. İdarecilerinize itaat ediniz (ki böylece) Rabbinizin Cennet'ine giriniz.»
عربي İngilizce Fransızca
«Size, Allah’ın kendisiyle günahları yok edip, dereceleri yükselteceği hayırları haber vereyim mi?» buyurdular. Ashâb: Evet, yâ Rasûlallah! dediler. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem: «Güçlükler de olsa abdesti güzelce almak, mescidlere doğru çok adım atmak, bir namazı kıldıktan sonra öteki namazı beklemek. İşte ribâtınız, işte bağlanmanız gereken budur.» buyurdular.
عربي İngilizce Fransızca
“Size amellerinizin en hayırlısını, Melikiniz Allah katında en değerlisini, haber vereyim mi?
عربي İngilizce Fransızca
«Anne ve babasına veya onlardan sadece birine yaşlılık günlerinde yetişip de cennete giremeyen kimse perişan olsun, perişan olsun, perişan olsun.»
عربي İngilizce Fransızca
«Müferridler öne geçti.»
عربي İngilizce Fransızca
«İsra gecesi İbrahim ile karşılaştım. (Bana): "Ey Muhammed! Ümmetine benden selam söyle ve onlara: Cennetin toprağı güzel ve suyu tatlıdır. Cennette dümdüz ovalar var. Buraların dikili ağacı; Subhânallâhi ve’l-hamdulillâhi ve lâ ilâhe illallâhu vallâhu ekber/Allah’ı noksan sıfatlardan tenzih ederim. Hamd O’na mahsustur. O’ndan başka hak ilah yoktur ve Allah en büyüktür, diye bildir." dedi.»
عربي İngilizce Fransızca
«Eğer sen gerçekten söylediğin gibiysen, sen onlara ancak sıcak bir kül yedirmektesin. Sen bu hal üzere devam ettiğin müddetçe senin yanında muhakkak Allah tarafından onlara karşı bir yardımcı bulunmaya devam edecektir.»
عربي İngilizce Fransızca
«Herhangi bir topluluk oturdukları meclisten Allah’ı zikretmeden kalkarlarsa, merkep leşi yanından kalkmış gibi olurlar. O meclis de onlar için bir pişmanlık olur.»
عربي İngilizce Fransızca
"Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-: «Benim yanımda şu Uhud dağı kadar altın olup da ondan benim yanımda bir dinar altın bulunduğu halde üzerimden üç gün geçmesi benim hiç hoşuma gitmez. Ancak borç için hazırlamakta olduğum miktarı müstesnadır. Beni sevindirecek olan, o kadar çok altını Allah’ın kulları arasında şöyle şöyle ve şöyle verip dağıtmaktır, buyurup sağına soluna ve arkasına eliyle verme işareti yaptı."
عربي İngilizce Fransızca
Ey Allah’ın Rasûlü! Kendisine en iyi davranılması gereken kimdir? diye sordu. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-: «Annen, sonra annen, daha sonra yine annen, sonra baban, sonra da sana en yakın olan akraban.» buyurdu.
عربي İngilizce Fransızca
Bir kimse Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'e seferde/yolculukta oruç tutulur mu? diye sordu. Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-: «Dilersen oruç tut, dilersen tutma.» diye buyurdu.
عربي İngilizce Fransızca
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’in ashabından bazı kişiler, Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem-’e;Ya Rasûlallah! Servet sahipleri sevapları alıp gittiler. (Zira) bizim kıldığımız gibi namaz kılıyorlar, bizim gibi oruç tutuyorlar. (Fakat) onlar mallarının fazlalarını tasadduk ediyorlar demişler. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-:Size Allah tasadduk edecek bir şey vermemiş mi? Her tesbih mukabilinde bir sadaka, her tekbir bir sadaka, her tahmid bir sadaka, her tehlil bir sadaka, emri’bil-ma'rûf sadaka, kötülükten nehiy sadakadır. Birinizin cinsi münasebetinde bile sadaka vardır. buyurmuşlar. Ashap: Ya Rasûlallah! Birimiz şehvetini kaza eder de, onda da ecir mi olur? diye sormuşlar. Rasûlallah -sallallahu aleyhi ve sellem-: Ne dersiniz, o kimse şehvetini haramla tatmin ederse, ona günah olur mu? İşte bunun gibi helâlde tatmin ettiği zaman da ona sevap olur buyurmuşlar.
عربي İngilizce Fransızca
Ey Allah’ın Rasûlü! İslamın nafile ibadetleri bana ağır geldi, devamlı yapabileceğim bir şey ver ki ona sarılayım.” dedi. Bunun üzerine Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu: «Dilin devamlı olarak Allah’ı hatırlayarak ıslak kalmalı.»
عربي İngilizce Fransızca
«Kim bir mü'minin dünyevi sıkıntılarından birini giderirse, Allah da onun Kıyamet günü sıkıntılarından birini giderir. Kim bir fakire kolaylık gösterirse, Allah da ona dünyada ve ahirette kolaylık gösterir. Kim bir müslümanı örterse, Allah da onu dünya ve ahirette örter.»
عربي İngilizce Fransızca
«Ey insanlar! Allah’a tövbe edip ondan af dileyiniz. Zira ben ona günde yüz defa tövbe ederim.»
عربي İngilizce Fransızca
«Ortalık kargaşa içindeyken/fitne zamanı ibadet etmek, bana hicret etmek gibidir.»
عربي İngilizce Fransızca
''Allah katında en sevimli olan sözü sana bildireyim mi?Allah'a en sevimli olan söz:
عربي İngilizce Fransızca
«Nefsim elinde olan (Allah)'a yemin ederim ki, eğer siz hiç günah işlemeseydiniz, Allah sizi toptan helak eder; günah işleyen, ardından da istiğfar eden (af dileyen) bir kavim yaratır ve onları mağfiret ederdi (bağışlardı).»
عربي İngilizce Fransızca
«Ey insanlar! Selâmı yayınız, yemek yediriniz, akrabalarınızla alâkanızı ve onlara yardımınızı devam ettiriniz. İnsanlar uyurken, siz namaz kılınız. Bu sayede selâmetle cennete girersiniz.»
عربي İngilizce Fransızca
Allah -Azze ve Celle- şöyle buyurmuştur: Kulum beni zikrettiği ve dudakları benim zikrimle kıpırdadığı müddetçe ben o kulumla beraberim.
عربي İngilizce Fransızca
Allah, güzel sesli bir peygamberin, Kur’an’ı tegannî ile yüksek sesle okumasından hoşnut olduğu kadar hiçbir şeyden hoşnut olmamıştır.''
عربي İngilizce Fransızca
«İki müslüman karşılaşıp da musâfaha yaptıkları zaman, ikisi birbirinden ayrılmadan önce ikisinin de (küçük) günahları bağışlanır.»
عربي İngilizce Fransızca
Kim Kur'ân'ı teganni ederek (güzel sesle okumaya gayret etmezse) bizden değildir.
عربي İngilizce Fransızca
Allah bizden herhangi bir şeyi işiten ve işittiği gibi de tebliğ edip başkalarına aktaran kişinin yüzünü Allah ak etsin.
عربي İngilizce Fransızca
Zikir meclislerinin faziletiyle alakalı hadisler.
عربي İngilizce Fransızca
«Allah şöyle buyurmaktadır: "Kulum kötü bir amel yapmak isterse, onu yapmadıkça yazmayın! Yapınca, onu aleyhine bir günah olarak yazın! Eğer benim için terk ederse bunu onun lehine bir sevap yazın! Kulum iyi bir iş yapmayı arzu ederse, yapmasa bile ona bir sevap yazın. Eğer onu yaparsa, en az on misli olmak üzere yedi yüz misline kadar ona sevap yazın."
عربي İngilizce Fransızca
Enes b. Mâlik -radıyallahu anh- şöyle dedi:Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem- ile bazı sahabeler birlikte bulunurlarken onların yanından bir cenaze geçti. Ashâptan bazıları o cenazeyi hayırla andı. Bunun üzerine Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem-:“Kesinleşti” buyurdu. Sonra bir cenaze daha geçti. Orada bulunanlar onu da kötülükle andılar. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- yine:“Kesinleşti” buyurdu. Bunun üzerine Ömer b. el-Hattâb: Ne kesinleşti Ya Rasûlallah? Diye sordu. Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- da şöyle buyurdu: “Şu önce geçen cenazeyi hayırla andınız; bu sebeple onun cennete girmesi kesinleşti. Bu berikini kötülükle andınız; onun da cehenneme girmesi kesinleşti. Çünkü siz (mü’minler), yeryüzünde Allah’ın şahitlerisiniz.''Müttefakun aleyh.
عربي İngilizce Fransızca
«Kur’an’ı gereği gibi güzel okuyan kimse, vahiy getiren şerefli ve itaatkâr meleklerle beraberdir. Kur’an’ı kekeleyerek zorlukla okuyan kimseye de iki kat sevap vardır.»
عربي İngilizce Fransızca
"Allah`ın doksan dokuz ismi vardır. Kim bunları ezberlerse (îman eder ve ezbere sayarsa) Cennete girer."Allah tektir tek olanı sever.''Buhârî rivayet etmiştir.
عربي İngilizce Fransızca
Behz b. Hakîm babasından o da dedesinden -radıyallahu anh-'den naklediyor."Ey Allah'ın Rasûlu, kime iyilik yapayım? diye sordum. Bana: "Annene" dedi. "Sonra kime?" diye tekrar ettim. "Annene" dedi. "Sonra kime?" dedim. "Annene" dedi. "Sonra kime?" dedim, bu dördüncüde "Babana, sonra da en yakınlarına" diye cevap verdi."
عربي İngilizce Fransızca
Ya Rasûlallah! Büyük küçük ne kadar günah varsa hepsini işledim, dedi. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- «Allah'tan başka hak ilah olmadığına ve Muhammed'in Allah'ın Rasûlü olduğuna şahitlik ediyorsun öyle değil mi?
عربي İngilizce Fransızca
?Ameller altı türlü, insanlar ise dört çeşittir. Gerekli kıldığı iki husus vardır. Bazı iyilikler vardır misline karşılık misli vardır. Başka bir iyilik vardır, karşılığında on katı verilir. Başka bir amel vardır, karşılığında yedi yüz katı verilir
عربي İngilizce Fransızca
?İlmin kaldırılması, cehaletin yayılması, zinanın artması, içki içenlerin artması ve kadınların çoğalıp, erkeklerin azalması kıyamet alametlerindendir. Öyle ki, elli kadının işlerini yalnız bir erkek idare edecek
عربي İngilizce Fransızca
Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- bir şey anlattı: «Bu, ilmin kaldırılması (yok olması) zamanında olur.» diye buyurdu
عربي İngilizce Fransızca
?İlmi, âlimlere karşı övünmek, cahillerle münakaşa etmek
عربي İngilizce Fransızca
?Sırat-ı müstakim dosdoğru bir yoldur
عربي İngilizce Fransızca
?Sizden biriniz ailesinin yanına döndüğünde orada üç şişman büyük hamile deve bulmak ister mi?
عربي İngilizce Fransızca
?Her zaman Kur’an okuyan kimseye: Oku ve yüksel, dünyada tertil ile okuduğun gibi burada da tertil ile oku. Şüphesiz senin merteben, okuduğun son ayete kadardır.» denilecektir
عربي İngilizce Fransızca
?Kur'an'ı açıktan okuyan açıktan sadaka veren gibidir, Kur'an'ı gizli okuyan ise gizli sadaka veren gibidir
عربي İngilizce Fransızca
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'den on ayet öğrenirlerdi. Bu on ayetteki ilim ve ameli hayatlarına geçirmeden başka bir on ayete geçmezlerdi
عربي İngilizce Fransızca
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-: «Ey Ebu’l-Münzir, Allah’ın kitabından ezberinde bulunan hangi ayetin daha büyük olduğunu biliyor musun?» diye bir daha sordu. Ben de {O Allah ki, O’ndan başka hak ilah yoktur, O, Hayy’dır, Kayyûm’dur.} [Bakara Suresi: 255. Ayet] Âyetü'l-Kürsî- dedim. Bunun üzerine göğsüme vurdu ve: «Vallahi ilim sana mübarek olsun ey Ebu’l-Münzir!» dedi
عربي İngilizce Fransızca
«Lâ ilahe illallah de ki, kıyamet günü bu kelime ile sana şahitlik edeyim
عربي İngilizce Fransızca
?Müezzini duyduğunuzda, sizde söylediklerini tekrar edin. Sonra da benim için salavat getirin
عربي İngilizce Fransızca
«Bu Hinzib denilen Şey­tan'dır. Onu hissettiğin an ondan Allah’a sığın ve sol tarafına üç defa tükür
عربي İngilizce Fransızca
«Allah yolunda bir gün hudut nöbeti tutmak, dünyadan ve dünya üzerindeki şeylerden daha hayırlıdır.»
عربي İngilizce Fransızca
"Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- helâya girdiğinde, ben ve benim yaşta bir çocukla birlikte, su dolu bir kap ve kısa bir mızrak taşırdık. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- su ile taharetlenirdi."
عربي İngilizce Fransızca
«Saçı sakalı ağarmış müslümana ikramda (saygıda) bulunmak, aşırı gitmeyip ahkâmıyla amel etmekten kaçınmayan Kur’an hâfızına ikramda bulunmak ve âdil hükümdara ikramda bulunmak (saygı göstermek), Allah Teâlâ’ya duyulan saygı ve tazimden ileri gelir.»
عربي İngilizce Fransızca
"Sen kıble dışında bir başka yöne doğru namaz kılıyorsun!" Şöyle cevap verdi: "Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in böyle yaptığını görmeseydim ben de yapmazdım."
عربي İngilizce Fransızca
"Ben, Ensar'ın, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’e pek çok hizmet ettiğini gördüm ve kendi kendime; “Şâyet Ensar'dan biriyle arkadaşlık edersem, ben de ona hizmet edeceğim” diye yemin etmiştim."
عربي İngilizce Fransızca
«Kişi sevdiği ile beraberdir.»
عربي İngilizce Fransızca
Nebi-sallallahu aleyhi ve sellem, zamanında iki kardeş vardı. Bunlardan biri Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-’in yanına gelir bir şeyler öğrenmeye çalışır, diğeri de sanatkâr olup geçimlerini temin etmek için çalışırdı. Çalışan kardeş Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-’e diğer kardeşini şikayet etti de bunun üzerine Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu: «Belki de sen o kardeşinin sebebi ile rızıklandırılıyorsun.»
عربي İngilizce Fransızca
«(Bu şefkati sebebiyle) Allah Teâlâ o kadına mutlaka cenneti vermiş (veya) bu sebeple onu cehennemden âzâd etmiştir.»
عربي İngilizce Fransızca
Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-’in hanımları onun yanında otururlarken Fâtıma tıpkı Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- gibi yürüyerek çıkageldi.
عربي İngilizce Fransızca
Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem-'in hanımlarından hiçbirini Hatice -radıyallahu anha-’yı kıskandığım kadar kıskanmadım. Üstelik onu hiç görmedim. Fakat onu sık sık anardı.
عربي İngilizce Fransızca
Ebu’d Derdâ -radıyallahu anh-’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah - sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyururdu: “Bir müslümanın, yanında bulunmayan din kardeşine yapacağı dua kabul olunur. Bir kimse din kardeşine hayır dua ettikçe, yanında bulunan görevli bir melek ona, ‘Duasına amin , aynı şeyler sana da verilsin.’ diye dua eder.”
عربي İngilizce Fransızca
''Ben Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-" Bize nasıl namaz kıldırırken gördüysem size de öylece namaz kıldırmaktan geri kalmam.
عربي İngilizce Fransızca
“Müslüman –veya mü’min– bir kul abdest aldığında yüzünü yıkarsa, gözleri ile bakarak işlediği her günah abdest suyu –veya suyun son damlası– ile yüzünden çıkar.
عربي İngilizce Fransızca
"Sizler muhakkak birçok ameller yapmaktasınız ki, onlar sizin gözlerinizde kıldan ince­dir. Şu muhakkak ki, bizler Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- zamanında onları, he­lak edici günâhlardan sayardık."
عربي İngilizce Fransızca
«Siz, benden sonra adam kayırma olayları göreceksiniz. Havz'ın başında bana kavuşuncaya kadar sabrediniz!»
عربي İngilizce Fransızca
Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem-’in ashâbından iki kişi karanlık bir gecede Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem-’in yanından ayrıldılar. Önlerinde meş'ale gibi iki ışık meydana geldi.
عربي İngilizce Fransızca
Annem: "Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in sırrını kimseye söyleme!" dedi. Enes -radıyallahu anh-, bu olayı anlattıktan sonra Sâbit el–Bunânî’ye şunları söyledi: "Şayet bu sırrı birine açacak olsaydım, vallahi sana söylerdim, Sâbit!"
عربي İngilizce Fransızca
«Kırk iyilik vardır. Bunların en üstünü, birisine sağıp sütünden faydalanması için ödünç olarak sütlü bir keçi vermektir. Kim, sevabını umarak ve mükâfatını Allah’ın vereceğine inanarak bu kırk hayırdan birini işlerse, Allah Teâlâ, onu bu sebeple cennete koyar.»
عربي İngilizce Fransızca
«Az amel işledi, çok ecir/sevap kazandı.»
عربي İngilizce Fransızca
“Allah Teâlâ’ya en evlâ olan insanlar önce selam verenlerdir” buyurdu.
عربي İngilizce Fransızca
İnsanların en hayırlısı, ömrü uzun, ameli güzel olandır.
عربي İngilizce Fransızca
Saçı-başı dağınık toz toprak içinde ve kapılardan geri çevrilen nice insan var ki Allah adına yemin etse, Allah yeminini yerine getirir.
عربي İngilizce Fransızca
"Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem-’den bir şey istendiğinde asla yok demezdi."
عربي İngilizce Fransızca
«Malını Allah yolunda harcayana, harcadığının yedi yüz katı sevap verilir.»
عربي İngilizce Fransızca
«Allah'ın benimle gönderdiği ilim ve hidayetin misali, bir araziye düşen yağmur gibidir. (Bilindiği üzere), bazı araziler var, tabiatı güzeldir, suyu kabul eder, bol bitki ve ot yetiştirir. Bir kısım arazi var, münbit değildir, ot bitirmez, ama suyu tutar. Onun tuttuğu su ile Allah insanları yararlandırır. Bu sudan kendileri içerler, hayvanlarını sularlar ve ziraat yaparlar.»
عربي İngilizce Fransızca
«Ey Ensar topluluğu! Ben, sizleri dalâlet üzere bulmadım mı? Allah, benimle sizi hidayete erdirmedi mi? Sizler, dağılmış haldeydiniz de Allah, sizleri benimle bir araya getirmedi mi? Sizler fakirlik içinde iken Allah, sizleri benimle zenginleştirmedi mi?»
عربي İngilizce Fransızca
Cebrâil – aleyhisselam- Allah Rasûlü –sallallahu aleyhi ve selem-‘e gelerek “İçinizdeki Bedir ehlini nasıl görüyorsunuz?” diye sordu. Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- de “Müslümanların en faziletlileridir.” buyurdu. Ya da buna benzer bir şeyler söyledi. Cebrâil -aleyhisselam- “Biz de Bedir’e katılan melekleri en faziletlilerimiz olarak kabul ediyoruz.” dedi.
عربي İngilizce Fransızca
Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem'in hutbe okurken üzerine yaslandığı bir hurma kütüğü vardı. Minber koyulduğu zaman, bu kütükten gebe develerin iniltisine benzer sesler çıktığını duyduk. Ta ki Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem- minberden inerek, elini kütüğe koydu da inilti kesildi.
عربي İngilizce Fransızca
«Allah’ın rızası, anne ve babanın rızasındadır. Allah’ın öfkesi de anne ve babanın öfkesindedir.»
عربي İngilizce Fransızca
Geriye kalan salih ameller; Lâ ilâhe illallah, Subhanallah, Vallahu Ekber, Elhamdulillah, Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh’tir.
عربي İngilizce Fransızca
Ademoğlu, Allah'ı zikretmekten başka kendisini Allah'ın azabından daha çok kurtarıcı olan bir amel işlememiştir.
عربي İngilizce Fransızca
Sadaka vermekle kulun malı eksilmez. Uğradığı haksızlığa sabredenin Allah şerefini arttırır. Dilenme kapısını açan kimseye Allah, fakirlik kapısını açar.
عربي İngilizce Fransızca
Âlimin âbide üstünlüğü, benim sizin en aşağı derecede olanınıza üstünlüğüm gibidir.
عربي İngilizce Fransızca
«Bir müslüman, hasta olan bir müslüman kardeşini sabahleyin ziyarete giderse, yetmiş bin melek akşama kadar ona dua eder.»
عربي İngilizce Fransızca
Bir kimse, ilim elde etmek arzusuyla bir yola girerse, Allah o kişiye cennetin yolunu kolaylaştırır.
عربي İngilizce Fransızca
«Kul(um) bana bir karış yaklaştığı zaman, ben ona bir arşın yaklaşırım. O bana bir arşın yaklaşınca ben ona bir kulaç yaklaşırım. O bana yürüyerek geldiği zaman, ben ona koşarak varırım.»
عربي İngilizce Fransızca
«Bir adam, yol üzerinde (dikenli) bir ağaç dalı gördü ve Allah’a yemin olsun ki bu dalı Müslümanlardan uzaklaştıracağım, onlara ezâ vermesin, dedi. Bu sebeple cennete konuldu.»
عربي İngilizce Fransızca
"Kim ilk darbede bir kertenkele öldürürse, ona şöyle şöyle sevap vardır. Kim onu ikinci vuruşta öldürürse ona da birinciden daha az olmak üzere şu kadar sevap vardır, eğer onu üçüncü vuruşta öldürürse ona da ikincisinden az olmak üzere şöyle şöyle sevap vardır."
عربي İngilizce Fransızca
Ebû Saîd el-Hudrî -radıyallahu anh- şöyle dedi: Bir kadın Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’e geldi ve: Ey Allah’ın Rasûlü! Senin sözlerinden hep erkekler yararlanıyor. Biz kadınlara da bir gün ayır, o gün toplanalım, Allah’ın sana öğrettiklerinden bize de öğret!'' dedi. Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-:“Peki şu gün şurada toplanınız!'' buyurdu. Kadınlar toplandılar. Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem- de gidip Allah’ın kendisine öğrettiklerinden onlara öğretti. Sonra onlara:''Sizden (henüz ergenlik çağına gelmemiş) üç çocuğunu âhirete gönderen her kadın için bu çocuklar cehenneme karşı mutlaka siper olur'' buyurdu. İçlerinden bir kadın: Bu durum iki çocuk gönderenler için de geçerli midir?'' dedi. Bunun üzerine Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-: Evet, iki çocuk gönderen için de durum aynıdır'' cevabını verdi.Müttefakun aleyh.
عربي İngilizce Fransızca
“Herhangi bir müslümanın (ergenlik çağına ermemiş) üç çocuğu ölürse, o kimseye cehennem ateşi ancak Allah’ın yemini yerine gelecek kadar kısa bir süre dokunur.”
عربي İngilizce Fransızca
"Bir kimse, bir hayır yapar da halk bu sebeple onu överse, buna ne buyurursunuz? Dediler. O da: "Bu, mümin için peşin bir müjdedir." buyurdu
عربي İngilizce Fransızca
Aişe'den rivayet edildiğine göre şöyle demiştir: Ra­sû­lul­lah -sallallahu aleyhi ve sellem- benim evimde uzanmıştı baldırları yada kaval kemiği gözüküyordu. O sırada Ebû Bekir kapıya geldi, içeri girmek için izin istedi. Re­sû­lul­lah tav­rında bir değişiklik yap­madan içeri girmesine izin verdi. Sonra soracağını sorup gitti. Daha sonra Ömer geldi, ona da aynı şekilde hâlini değiştirmeden izin verdi. Ondan sonra Osman, huzura girmek için izin istedi. Bu defa Rasû­lul­lah -sallallahu aleyhi ve sellem- toparlanıp elbisesini düzeltti. -Muhammed şöyle demiştir: Bunların aynı gün olduğunu söylemiyorum - Osman içeri girdi konuştu ve dışarı çıktığında Aişe: Ebû Bekir girdi toparlanmadınız, önemsemediniz, sonra Ömer girdi toparlanmadınız, önemsemediniz, sonra Osman gelince oturup elbisenizi düzelttiniz. Bunun üzerine Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu: Kendisinden meleklerin bile hayâ ettiği bir kimseden ben hayâ etmeyeyim mi?. Muslim rivayet etmiştir.
عربي İngilizce Fransızca
«Fatıma benden bir parçadır. Kim onu kızdırırsa beni kızdırmış olur.»
عربي İngilizce Fransızca
«Her ümmetin bir emini vardır. Ey ümmet! bizim eminimiz ise Ebû Ubeyde b. Cerrah'tır.»
عربي İngilizce Fransızca
«Her peygamberin bir havarisi (yânî hâlis yardımcısı) vardır; benim havarim de Zubeyr'dir.»
عربي İngilizce Fransızca
«Zübeyr halamın oğludur ve ümmetimin havarisidir.»
عربي İngilizce Fransızca
Aişe -radıyallahu anha- şöyle demiştir: Zevde bint Zem'a gibi olmak istediğim ve bana onun kadar sevgili gelen başka bir kadın görmedim. O ayırt edici özelliğe sahip bir kadındı. Yaşlandığında Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- ile geçirdiği günü Aişe'ye vermiştir. Ya Rasûlullah! Benim seninle geçirdiğim günümü Aişe'ye verdim demiştir. "Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Aişe'ye iki gün ayırırdı. Aişe'nin günü ve Sevdenin günü".
عربي İngilizce Fransızca
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- ölümüne sebep olan hastalığa zamanında şöyle soruyurdu: " Ben yarın nerede olacağım, ben yarın nerede olacağım" Âişe'nin gününü kastediyordu. Nerde olmak istediği hususta hanımları ona izin verdi.
عربي İngilizce Fransızca
“Malının bir kısmını dağıtmayıp elinde tutman senin için daha hayırlı olur”
عربي İngilizce Fransızca
"Ben onun için ağlamıyorum. Allah katındaki nimetlerin, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- için daha hayırlı olduğunu elbette biliyorum. Ben asıl, vahyin kesilmiş olmasından dolayı ağlıyorum, dedi. Bu sözleri duyduktan sonra, Ebû Bekir ve Ömer -radıyallahu anhuma- duygulandılar. Onlar da Ümmü Eymen’le birlikte ağladılar."
عربي İngilizce Fransızca
“Bugün Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’in kapıcısı olacağım”, dedim. O sırada Ebû Bekir -radıyallahu anh- gelerek kapıyı çaldı. Kim o? diye sordum. Ebû Bekir, dedi. Biraz bekle, dedikten sonra Peygamber -aleyhisselâm-’ın yanına vardım ve: Yâ Rasûlallah! Ebû Bekir geldi, huzura girmek için izin istiyor, dedim. «İzin ver ve onu cennetle müjdele!» buyurdu.
عربي İngilizce Fransızca
Ömer b. el-Hattâb -radıyallahu anh- Yemen'den destek birlikleri geldiği zaman onlara sordu:Aranızda Üveys b. Âmir var mı? Üveys- radıyallahu anh-'ın yanına geldi.Ve ona Üveys b. Âmir sen misin? dedi.O da Evet dedi.Murad kabilesinin Karen kolundan mısın? Evet dedi.Sende alaca hastalığı vardı, iyileştin, ondan bir dirhem büyüklüğünde yer kaldı öyle mi?Evet dedi .Annen var mı? Evet.Ve ardından Ömer -radıyallahu anh- Üveys'i nereden tanıdığına dair can alıcı açıklamayı yapıyor:Ben Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'den bizzat işittim O buyurdu ki: “Yemen'den destek birlikleri içinde Murad kabilesinin Karen kolundan Üveys b Âmir isimli biri gelecektir Alaca hastalığına tutulmuşsa da iyileşmiştir Vücudunda iz olarak sadece bir dirhem miktarı yer kalmıştır. Onun bir annesi vardı, ona çok iyi bakardı. Eğer o bir şey hususunda yemin etse, Allah onun yeminini doğru çıkarır. Eğer becerebilirsen senin için Allah'tan af dilemesini iste!''Bu sözleri söyledikten sonra Ömer -radıyallahu anh- Üveys b Amir'den kendisi için istiğfar etmesini istiyor.O da Ömer -radıyallahu anh- için mağfiret diliyor.Ömer -radıyallahu anh- ona nereye gitmek istiyorsun diye soruyor? Üveys'de Kûfe'ye diye cevap veriyor.
عربي İngilizce Fransızca
Abdullah İbn Ömer -radıyallahu anhu-: "Ömer'in-radıyallahu anh- birşey için: "Zannederim bu şöyle olmalıdır" deyip de onun zannettiği şekilde hasıl olmadığı vaki değildir." der.
عربي İngilizce Fransızca
"İyiliklerin en değerlisi, insanın babası öldükten sonra, baba dostunun ailesini kollayıp gözetmesidir."
عربي İngilizce Fransızca
Birtakım kimseler Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-´e gelerek, bize Kur´an´ı ve Sünnet´i öğretecek insanlar gönderseniz, dediler. Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem-, içlerinde dayım Harâm´ın da bulunduğu, Ensâr'dan kurrâ olan yetmiş kişiyi onlara gönderdi.
عربي İngilizce Fransızca
"Allah Teâlâ, 'Lem yekünillezine keferû' suresini sana okumamı bana emretti."
عربي İngilizce Fransızca
İbn Ömer -radıyallahu anhumâ-'dan rivayet edildiğine göre, Rasûlullah -sallalahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:Bir köle efendisine hizmetinde samimi davranır ve Allah'a güzelce ibadet ederse onun için iki kat ecir vardır.Müttefakun aleyh.Ebû Mûsâ el-Eş'arî -radıyallahu anh-'den rivayet edildiğine göre, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem şöyle- buyurdu:"Rabbine güzelce ibadet eden, efendisine karşı vazifelerini hakkıyla ve samimiyetle yerine getiren, ona itaat eden köle için iki ecir vardır.Buhârî rivayet etmiştir.
عربي İngilizce Fransızca
"Hiçbir çocuk babasının hakkını ödeyemez. Ancak onu köle olarak bulup da satın alıp azat etmesi müstesnadır."
عربي İngilizce Fransızca
"Ey Sa’d b. Muaz! İstediğim cennettir. Kâbe’nin Rabbine yemin ederim ki, Uhud’un eteklerinden beri hep o cennetin kokusunu alıyorum."
عربي İngilizce Fransızca
«Ne hoş! İşte bu kazançlı bir maldır. İşte bu kazançlı bir maldır. Ben senin söylediğin sözü işitmişimdir. Ben, bu bostanı yakınlarına tahsis etmeni uygun görürüm.»
عربي İngilizce Fransızca
Kûfeliler(in bir kısmı vâli) Sa'd b. Ebû Vakkâs'ı (halife) Ömer İbnu'l-Hattâb -radıyallahu anh-'a şikâyet ettiler. Ömer de Sa'd'ı vâlilikten azledip Ammar b. Yâsir'i Kufeye vâli tayin etti.
عربي İngilizce Fransızca
Ömer İbnu’l–Hattâb -radıyallahu anh- ilk hicret eden sahabelere dörder bin maaş bağladı.
عربي İngilizce Fransızca
“Canım elinde olan Allah'a yemin ederim ki, siz benim yanımda bulunduğunuz hal üzere ve zikretmeye devam ederseniz, sizinle melekler döşeklerinizin üzerinde ve yollarınızın üzerinde musafaha ederlerdi. Fakat Ey Hanzala! Bazen öyle bazen böyle.” buyurdu.
عربي İngilizce Fransızca
Zubeyr b. Avvâm -radıyallahu anh-’ın kıssası ve borcunu ödemedeki vefası.
عربي İngilizce Fransızca
"Yemen ehli geldiği zaman Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem-: «Yemen ehli size geldiler.» buyurdu."
عربي İngilizce Fransızca
İnsanlar altın ve gümüş madenleri gibidir. Onların Cahiliye dönemde hayırlı ve değerli olanları, dînî emirleri anlayıp amel ettikçe İslâm devrinde de hayırlılarıdır. Ruhlar toplu cemaatlerdir. Onlardan birbirleriyle tanışanlar kayna­şır, tanışmayanlar da ayrılırlar."
عربي İngilizce Fransızca
"Melekler ara vermeksizin onu kanatlarıyla gölgelendiriyor."
عربي İngilizce Fransızca
Üç kişi bir yolculuğa çıktılar.Yağmura yakalandılar.Bunun üzere dağdaki bir mağaraya girdiler. Fakat üzerlerine kaya düştü.
عربي İngilizce Fransızca
Cebrâil (aleyhisselam), yeşil ipekten bir kumaş üzerinde Âişe radıyallahu anhâ'nın suretini Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem'e-’e getirdi ve: “İşte bu, dünyada ve ahirette senin hanımındır, dedi."
عربي İngilizce Fransızca
«İbrâhim benim oğlumdur. O henüz annesini emerken öldü. Cennet'te iki süt anne, onun süt müddetini tamamlayacaklardır.» dedi.
عربي İngilizce Fransızca
Uhud savaşı günü Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’in üzerinde iki zırh vardı. Derken bir kayaya tırmanmak istedi. Zırhların ağırlığından buna gücü yetmedi. Nihayet Talha -radıyallahu anh- çömeldi ve basamak görevi yaptı. Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-, onun üzerine basarak kaya üzerine çıkıp doğruldu. Zübeyr -radıyallahu anh- diyor ki: Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’in; «Talha, Cennet'i hak etti.» buyurduğunu işittim.
عربي İngilizce Fransızca
«Ortalık kargaşa içindeyken/fitne zamanı ibadet etmek, bana hicret etmek gibidir.»
عربي İngilizce Fransızca
"Kur'ân'ı okuyunuz. zira O, kıyâmet günü okuyan kimseler için şefaatçi olarak gelir."
عربي İngilizce Fransızca