عن أبي موسى الأشعري رضي الله عنه قَالَ: قالَ رسول اللَّه -صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم-: «إِنَّ مِنْ إِجْلاَلِ الله -تَعَالَى-: إِكْرَامَ ذِي الشَّيْبَةِ المُسْلِمِ، وَحَامِلِ القُرْآنِ غَيرِ الغَالِي فِيه، وَالجَافِي عَنْه، وَإِكْرَام ذِي السُّلْطَان المُقْسِط».
[حسن] - [رواه أبو داود]
المزيــد ...
Ebû Mûsâ el-Eş'arî -radıyallahu anh-’dan merfû olarak rivayet edildiğine göre Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: «Saçı sakalı ağarmış müslümana ikramda (saygıda) bulunmak, aşırı gitmeyip ahkâmıyla amel etmekten kaçınmayan Kur’an hâfızına ikramda bulunmak ve âdil hükümdara ikramda bulunmak (saygı göstermek), Allah Teâlâ’ya duyulan saygı ve tazimden ileri gelir.»
[Hasen Hadis] - [Ebû Dâvûd rivayet etmiştir]
Bu hadis, Allah -Subhanehu ve Teâlâ-'ya duyulan saygı ve tazimin oluştuğu şeyleri ifade etmektedir. Bu hadiste bunlar şöyle zikredilmiştir: «Saçı sakalı ağarmış müslüman», İslam dininde yaşlı kimseyi tazim etmek ve ona meclislerde saygı göstermek, yumuşak davranıp, ona karşı şefkatli olmak vb. bütün durumlar onun, Allah'ın katındaki hürmetinden dolayı Allah'ı tazim etmenin kemâlindendir. «Kur'an'ı taşıyan» Yani, Kur'an hafızına ikram kastedilmiştir. Taşıyan olarak isimlendirilmiştir. Çünkü o göğsünde taşımaktadır. Bir çok meşakkate tahammül ettiği için taşıdığı ağır yük artmaktadır. Bu ikram kapsamına Kur'an okuma ve tefsiriyle meşgul olan kimse de girer. Bu Nebevi hadiste zikri geçen Kur'an hafızının ayırt edici iki özelliğinden bahsedilmiştir. «Aşırı gitmeyen», Guluv şiddetli olmak ve haddi aşmak demektir. Yani Kur'ân ile amel etmekte, onda gizli olanı araştırmakta, manasını yanlış anlamakta, kıraatında ve mahreçlerinde haddi aşmamak demektir. Guluv için, tecvidde mubalağa yapmak ya da manasını düşünmeyi engelleyecek kadar hızlı okumak da denilmiştir. «Ahkamıyla amel etmekten kaçınmayan» Yani, okumaktan yüz çevirmeyip ondan uzaklaşmayan, eksiksiz bir şekilde okuyup anlayan ve onunla amel eden kimsedir. Cefâ için, anladıktan sonra onu terk eden olduğu da söylenmiştir. Özellikle de unutması gevşeklikten ya da yüz çevirmekten dolayı olan kimsedir. Son olarak kendine ikram edilmesi geren kişi hakkında Nebevi hadiste şöyle denmiştir: «Adil hükümdara saygı göstermek» Yani, adaletli olmak özelliğine sahip olan, makam ve yönetim sahibi kimsedir. Ona saygı göstermek herkesin faydasınadır. Onun ıslah olması, yönettiği kimselerin faydasınadır.