Alt Kategoriler

Hadislerin Listesi

1. Nebi-sallallahu aleyhi ve sellem- ayakkabısını giymeye, temizlenmeye (abdest, gusül) ve taranmaya varıncaya kadar her işe sağdan başlamayı severdi
عربي İngilizce Urduca
2. "Ehl-i Beyt’ini sevip sayma konusunda Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in emrini tutunuz."
عربي İngilizce Urduca
3. "Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in küçük dili görünecek şekilde kahkahayla güldüğünü hiç görmedim. O, sadece tebessüm ederdi."
عربي İngilizce Urduca
4. Cabir -radıyallahu anh-'den rivayet olunan bir hadiste Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdular ki: "Kendi üzerinize beddua etmeyin. Çocuklarınızın aleyhine de beddua etmeyin. Mallarınızın aleyhine de beddua etmeyin. Ola ki, Allah'ın duaları kabul ettiği saate rastgelir de, istediğiniz kabul ediliverir."
عربي İngilizce Urduca
5. «Sizden biriniz hoşuna giden bir rüya görünce, o rüya ancak Allah Teâlâ’dandır. Bu sebeple Allah’a hamdetsin ve o rüyasını anlatsın.»
عربي İngilizce Urduca
6. «Her kim iki kız çocuğunu yetişkinlik çağına gelinceye kadar büyütüp terbiye ederse, kıyamet günü o kimseyle ben şöyle yan yana bulunacağız.»
عربي İngilizce Urduca
7. «Eğer ümmetime güçlük vermeyeceğini bilseydim, her namaz için misvak kullanmalarını emrederdim.»
عربي İngilizce Urduca
8. «Her günün sabahında iki melek iner. Bunlardan biri: "Allah’ım! Malını verene ardından yenisini ver!" diye dua eder. Diğeri de: "Allah'ım! Cimrilik edenin malını yok et!" diye beddua eder.»
عربي İngilizce Urduca
9. “Sa’îd b. Cubeyr’in yanındaydım “Dün gece düşen yıldızı kim gördü?” diye sorunca, “Ben (gördüm)” dedim. Sonra da “Namaz kılıyor değildim, beni bir şey sokmuştu.” dedim
عربي İngilizce Urduca
10. «İşlerinizde) orta yolu tutunuz ve dosdoğru olunuz. Biliniz ki, hiç biriniz ameli sâyesinde kurtuluşa eremez.» Dediler ki: "Sen de mi kurtulamazsın, ey Allah’ın elçisi?" (Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-: Evet!) «Ben de kurtulamam. Şu kadar var ki, Allah rahmeti ve keremi ile beni bağışlamış olursa, o başka!»
عربي İngilizce Urduca
11. Âişe -radıyallahu anhâ- şöyle dedi: Bir gece Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’in yanımda olmadığını fark ettim, karanlıkta el yordamıyla bakınmaya çalıştım. Bir de baktım ki, rükûda -veya secde halinde-:''Sübhâneke ve bi-hamdik, lâ ilâhe illâ ente: Ben seni ulûhiyyet makamına yakışmayan sıfatlardan tenzih eder ve sana hamdederim. Senden başka ibadete lâyık hak ilâh yoktur” diye zikrediyor. Diğer bir rivayete göre şöyle dedi:(Onu araştırırken) elim ayağının tabanına temas etti. Secde vaziyetinde iki ayağını da dikmiş şöyle diyordu:Allâhümme innî eûzü bi-rızâke min sahatik, ve bi-muâfâtike min ukûbetik, ve eûzü bike minke, lâ uhsî senâen aleyke, ente kemâ esneyte alâ nefsike: Allahım! Senin gazabından rızâna, azâbından affına sığınırım. Ben Senden Sana sığınırım. Ben seni lâyık olduğun şekilde medh-ü senâ edemem. Sen kendini nasıl medh ü senâ etmişsen öylesin.''
عربي İngilizce Urduca
12. «Size cennet ehlini haber vereyim mi?» Sahâbe: Evet, dediler. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-: «Zayıf olan ve halk tarafından zayıf görülen her mümin (cennetlik)dir. Allah'a yemin etse, muhakkak ki Allah, onu yemininde doğru çıkarır.» buyurdu. Sonra da: «Size Cehennem ehlini haber vereyim mi?» Sahâbe: Evet, dediler. Rasûlullah -sallallahu aleyh' ve sellem-: «Her katı yürekli, düşman ve kibirli kimsedir.»
عربي İngilizce Urduca
13. ''Ben bir söz biliyorum, eğer bu kişi onu söylerse, üzerindeki bu kızgınlık hali geçer. Eğer o, “Eûzu billâhi mine’ş–şeytânirracîm = İlâhi rahmetten kovulmuş şeytandan Allaha sığınırım” derse, üzerindeki o hâl kaybolur.''
عربي İngilizce Urduca
14. "Sâlih rüya -bir rivayete göre güzel rüya- Allah’tandır. Fena/kötü rüya da şeytandandır."
عربي İngilizce Urduca
15. «Dilini tut, evinde kalmayı yeğle ve günahların için gözyaşı dök.»
عربي İngilizce Urduca
16. «Allah yolunda cihad edenler için Allah Teâlâ cennette yüz derece hazırlamıştır. Her derecenin arası yerle gök arası kadardır.»
عربي İngilizce Urduca
17. Allah Teâlâ buyurdu ki: «Ben kulumun zannı üzereyim. Beni zikredip andığı sürece onunla beraberim.» - 4 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
18. Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem- evine girdiği zaman ilk önce ne yapardı? diye sordum. "Dişlerini misvaklardı." dedi.
عربي İngilizce Urduca
19. «Öyleyse o adamın kulaklarına –veya kulağına– şeytan işemiştir.»
عربي İngilizce Urduca
20. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- ramazanda diğer aylardan daha fazla (kulluk yapmaya) çalışırdı. Ramazanın son on gününde de ramazanın öteki günlerinden daha fazla ibadet ederdi.
عربي İngilizce Urduca
21. "Biz Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’in misvakını ve abdest suyunu akşamdan hazırlardık. Allah, O'nu, gecenin dilediği saatinde uyandırırdı. Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- uyanınca hemen misvakla dişlerini temizler, abdest alır ve namaz kılardı."
عربي İngilizce Urduca
22. "Bir kul, bu dünyada başka bir kulun ayıbını örterse, kıyamet gününde Allah da onun ayıbını örter."
عربي İngilizce Urduca
23. "Hiç biriniz Allah -azze ve celle-'ye hüsn-ü zan etmeden sakın ölmesin."
عربي İngilizce Urduca
24. «Eğer sen gerçekten söylediğin gibiysen, sen onlara ancak sıcak bir kül yedirmektesin. Sen bu hal üzere devam ettiğin müddetçe senin yanında muhakkak Allah tarafından onlara karşı bir yardımcı bulunmaya devam edecektir.»
عربي İngilizce Urduca
25. «Allah yolunda ayakları tozlanan kimsenin ayaklarına Cehennem ateşi dokunmaz.»
عربي İngilizce Urduca
26. «Herhangi bir topluluk oturdukları meclisten Allah’ı zikretmeden kalkarlarsa, merkep leşi yanından kalkmış gibi olurlar. O meclis de onlar için bir pişmanlık olur.»
عربي İngilizce Urduca
27. «Rabbini zikreden kişiyle zikretmeyen kişi, diriyle ölü gibidir.»
عربي İngilizce Urduca
28. «Benden sonra size dünya nimetlerinin ve ziynetlerinin açılmasından ve onlara gönlünüzü kaptırmanızdan korkuyorum.» - 2 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
29. «Kıyamet gününün sıkıntılarından Allah'ın kendisini kurtarmasından hoşlanan kimse, borcunu ödeyemeyene mühlet tanısın veya ondan bir bölümünü indirsin/hafifletsin.»
عربي İngilizce Urduca
30. «Muhakkak ki kıyamet günü, ateş ehlinin azabı en hafif olanı, iki ayak tabanına iki kor koyulan ve bu sebeple beyni kaynayan kimsedir. O, kendisinden daha şiddetli bir azaba uğrayan kimse olmadığını zanneder. Halbuki o, onların azabı en hafif olanıdır.»
عربي İngilizce Urduca
31. "Bu günahı dünyada örtmüştüm, bu günde mağfiret ediyorum." buyurur. Bunun üzerine o kimseye hasenatının yazılı olduğu defter verilir."
عربي İngilizce Urduca
32. «Dünyada zâhid ol, Allah seni sevecektir. İnsanların elinde bulunanlara karşı zâhid ol, insanlar seni sevecektir.»
عربي İngilizce Urduca
33. «İyilik güzel ahlaktır. Günah, nefsinde tereddüt yaşadıyıp, sıkıldığın ve insanların bilmesinden hoşlanmadığın şeydir.»
عربي İngilizce Urduca
34. «İnsanlar iftarda acele ettikleri müddetçe hayır üzeredirler.»
عربي İngilizce Urduca
35. "Biz, Rasûlullah –sallallahu aleyhi ve sellem-’in zamanında yiyecekten bir sâ, arpadan bir sâ, Ikid/süzme peynirden bir sâ, kuru üzümden bir sâ olarak veriyorduk."
عربي İngilizce Urduca
36. Biz Rasûlullah –sallallahu aleyhi ve sellem- ile beraber sahur yemeği yedik. Sonra (sabah) namazına kalktı. Enes b. Malik: Sahur ile sabah namazı arasında ne kadar zaman oldu? diye Zeyd’e sordum. O da: Elli ayet (okunacak) kadar diye cevap verdi.
عربي İngilizce Urduca
37. "Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- ramazanın son on gününde Allah -azze ve celle- kendisini vefat ettirinceye kadar itikafa girdi. Vefatından sonra da hanımları itikafa girmeye devam ettiler."
عربي İngilizce Urduca
38. «Sahur yemeği yiyiniz! Çünkü sahur yemeğinde bereket vardır.» - 2 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
39. «Ramazan ayını bir gün veya iki gün öncesinde oruçla karşılamayın. Ancak kişinin tutageldiği orucu o güne rastlarsa onu tutsun.»
عربي İngilizce Urduca
40. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, fıtır sadakasını (fitre vermeyi) -ya da ramazan (sadakası) dedi- erkek kadın, hür köle herkes için, hurmadan bir sa’, arpadan bir sa’ olarak farz kılmıştı. İbn Ömer diyor ki: Sonra insanlar büyük ve küçük için buğdaydan yarım sa’ vermeye başladılar.
عربي İngilizce Urduca
41. «Al­lah'a ve âhiret gününe îmân eden bir kadına, yanında bir mahremi olmaksızın bir gün bir gecelik mesafeye kadar yolculuk etmesi helâl olmaz.»
عربي İngilizce Urduca
42. «Sizden biriniz unutarak bir şey yer veya içerse, orucunu tamamlasın. Çünkü onu Allah yedirmiş ve içirmiştir.»
عربي İngilizce Urduca
43. Rasûlullah –sallallahu aleyhi ve sellem-’in telbiyesi: «Allah’ım! Ardı arkasına senin çağrını itaatle kabul ediyorum. Ardı arkasına senin çağrını kabul ediyorum, senin hiçbir ortağın yoktur. Çağrını kabul ediyorum, şüphesiz hamd de, nimet de, mülk de yalnız senindir. Senin hiçbir ortağın yoktur.» idi.
عربي İngilizce Urduca
44. «Kadir gecesini ramazanın son on gecesinin tek gecelerinde arayın.»
عربي İngilizce Urduca
45. «Görüyorum ki rüyalarınız, kadir gecesinin ramazanın son yedi gecesinde olduğu hususunda birbiriyle tutmaktadır. Kim kadir gecesini arayacaksa, onu son yedi günde arasın.»
عربي İngilizce Urduca
46. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’in ashabından bazı kişiler, Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem-’e;Ya Rasûlallah! Servet sahipleri sevapları alıp gittiler. (Zira) bizim kıldığımız gibi namaz kılıyorlar, bizim gibi oruç tutuyorlar. (Fakat) onlar mallarının fazlalarını tasadduk ediyorlar demişler. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-:Size Allah tasadduk edecek bir şey vermemiş mi? Her tesbih mukabilinde bir sadaka, her tekbir bir sadaka, her tahmid bir sadaka, her tehlil bir sadaka, emri’bil-ma'rûf sadaka, kötülükten nehiy sadakadır. Birinizin cinsi münasebetinde bile sadaka vardır. buyurmuşlar. Ashap: Ya Rasûlallah! Birimiz şehvetini kaza eder de, onda da ecir mi olur? diye sormuşlar. Rasûlallah -sallallahu aleyhi ve sellem-: Ne dersiniz, o kimse şehvetini haramla tatmin ederse, ona günah olur mu? İşte bunun gibi helâlde tatmin ettiği zaman da ona sevap olur buyurmuşlar.
عربي İngilizce Urduca
47. «Kim bir mü'minin dünyevi sıkıntılarından birini giderirse, Allah da onun Kıyamet günü sıkıntılarından birini giderir. Kim bir fakire kolaylık gösterirse, Allah da ona dünyada ve ahirette kolaylık gösterir. Kim bir müslümanı örterse, Allah da onu dünya ve ahirette örter.»
عربي İngilizce Urduca
48. «Ey insanlar! Allah’a tövbe edip ondan af dileyiniz. Zira ben ona günde yüz defa tövbe ederim.» - 2 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
49. "Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- (musibet anında) sesini ağlayarak yükselten (feryat eden), saçını kazıtan ve yakasını yırtan kadından beri (uzak) idi."
عربي İngilizce Urduca
50. "İsrâîloğulları peygamberler tarafından idare ediliyordu. Ne zaman bir peygamber ölse, onun yerine başka bir peygamber geçerdi. Şüphesiz ki benden sonra peygamber yoktur. Fakat bir çok halife olacaktır.
عربي İngilizce Urduca
51. Ramazan ayının son on günü girdiğinde Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- geceleri ihyâ eder, ev halkını uyandırır, ciddiyetle ibadete soyunur ve eşleriyle ilişkiyi keserdi.
عربي İngilizce Urduca
52. «Ortalık kargaşa içindeyken/fitne zamanı ibadet etmek, bana hicret etmek gibidir.»
عربي İngilizce Urduca
53. «Yeryüzünde hiç bir Müslüman yoktur ki, günah ile dua etmediği, sıla-i rahmi (akrabayı ziyareti) terk etmeyi arzu etmediği sürece, Allah onun her duasını kabul eder veya ona vereceği şey kadar bir kötülüğü kendisinden uzaklaştırır.»
عربي İngilizce Urduca
54. Keder ve sıkıntı duası: Azamet ve hilm sahibi olan Allah’tan başka ibadete layık hiçbir ilah yoktur. Azametli arşın sahibi olan Allah’tan başka ibadete layık hiçbir ilah yoktur. Göklerin Rabbi, yerin Rabbi ve yüce arşın Rabbinden başka ibadete layık hiçbir ilah yoktur.
عربي İngilizce Urduca
55. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- rükû ve secdede şu duayı çokça okurdu: «Subhâneke'llâhumme Rabbenâ ve bi hamdike, Allahummeğfirlî.» (Allah'ım! Yüce Rabbimiz! Seni ulûhiyyet makamına yakışmayan sıfatlardan tenzih eder ve sana hamdederim. Allah'ım! Beni bağışla.)
عربي İngilizce Urduca
56. Sizden biriniz esnediği zaman elini ağzına koysun
عربي İngilizce Urduca
57. «Müslümanın müslüman üzerindeki hakkı altıdır: Karşılaştığın zaman ona selâm ver, seni dâvet ederse icabet et, senden nasihat isterse ona nasihat et, aksırınca Allah’a hamdederse yerhamukellah (Allah, sana rahmet etsin) de, hastalandığında onu ziyaret et ve öldüğü zaman cenazesinin ardından git.» - 4 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
58. “Bir kimse, kendini beğendiği için elbisesini yerde sürürse, Allah kıyamet gününde o kimsenin yüzüne bakmaz.”
عربي İngilizce Urduca
59. «Yalan yere yemin ederek bir Müslümanın hakkını gasp eden kimseye Allah cehennemi vacip, cenneti de haram kılar.»
عربي İngilizce Urduca
60. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:''İki nimet vardır ki, insanların çoğu bu nimetleri kullanmakta aldanmıştır: Sıhhat ve boş vakit.''
عربي İngilizce Urduca
61. Kıyamet günü cehennem, yetmiş bin yuları olduğu halde getirilir. Her yularında, onu çeken yetmiş bin melek vardır. - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
62. Allahım! Günahımın hepsini; küçüğünü büyüğünü,öncesini,sonrasını,açık olanını gizli olanını bana bağışla!''
عربي İngilizce Urduca
63. Laneti çokça yapanlar kıyamet günü şefaatçi de, şahit de olamazlar."
عربي İngilizce Urduca
64. Rabbiniz, haya ve kerem sahibidir. Kulları ellerini kaldırıp (bir şey istediklerinde) onların ellerini boş çevirmekten haya eder.
عربي İngilizce Urduca
65. ‘’Bir topluluk bir yerde oturur ve ne Allah’ı zikreder ne de Peygamber –sallallahu aleyhi ve sellem-’e salavat getirirse kıyamet gününde karşılaşacağı şey sadece hüsrandır (pişmanlık ve üzüntüdür). ‘’
عربي İngilizce Urduca
66. "Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, özlü duaları sever, özlü olmayan duayı yapmazdı."
عربي İngilizce Urduca
67. «Rüzgâra sövmeyiniz. Eğer rüzgârda hoşlanmadığınız bir şey görürseniz şöyle deyin (dua edin): “Allah'ım! Senden bu rüzgârın hayrını, onda bulunanın hayrını ve onun kendisiyle emrolunduğu şeyin hayrını dilerim. Onun şerrinden, onda bulunanın şerrinden ve onun kendisiyle emrolunduğu şeyin şerrinden sana sığınırım.”»
عربي İngilizce Urduca
68. «Sizden biriniz (dua ettiği zaman duada) Allah’ım! Dilersen beni bağışla! Allah’ım! Dilersen bana rahmet et! demesin. İstediği şeyde kesinlik göstersin! Allah'ım! Dilersen bana ver! demesin. Çünkü Allah’ı zorlayacak yoktur.»
عربي İngilizce Urduca
69. ''Yanında benim adım anılıp da bana salavat getirmeyenin burnu yerde sürtülsün.''
عربي İngilizce Urduca
70. Her ay üç gün oruç tutmak, bütün seneyi oruçla geçirmek demektir."
عربي İngilizce Urduca
71. «Bu topluluğa ne oluyor da böyle sözler sarf ediyorlar. Ancak ben namaz kılıyor ve uyuyorum, bazen oruç tutuyor bazen de tutmuyorum. Kadınlarla da evleniyorum. Benim sünnetimden yüz çeviren kimse benden değildir.»
عربي İngilizce Urduca
72. «İki müslüman karşılaşıp da musâfaha yaptıkları zaman, ikisi birbirinden ayrılmadan önce ikisinin de (küçük) günahları bağışlanır.» - 2 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
73. “Kim Kehf suresi'nin başından on ayet ezberlerse, Deccâl'den korunmuş olur.”
عربي İngilizce Urduca
74. «Kim, henüz eceli gelmemiş bir hastayı ziyaret eder de onun başucunda yedi kere; “Büyük arşın sahibi yüce Allah’tan seni iyi etmesini dilerim.” diye dua ederse, Allah o hastayı iyi eder.»
عربي İngilizce Urduca
75. «Şüphesiz âdemoğlunun kalpleri Rahman'ın parmaklarından iki parmağı arasındadır. Hepsi tek bir kalp gibidir. Allah Teâlâ onlarla dilediği şekilde tasarrufta bulunur.»
عربي İngilizce Urduca
76. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- iki şeyden birini yapma konusunda serbest bırakıldığı zaman, günah olmadığı takdirde mutlaka onların en kolayını seçerdi. Yapılacak şey günah ise, ondan en uzak duran kendisi olurdu.
عربي İngilizce Urduca
77. Allah bizden herhangi bir şeyi işiten ve işittiği gibi de tebliğ edip başkalarına aktaran kişinin yüzünü Allah ak etsin.
عربي İngilizce Urduca
78. «Muhakkak mümin için cennette içi boş bir tek inciden bir çadır vardır. Semadaki boyu altmış mildir. Mümine mahsus aileler vardır ki, mümin onları dolaşıp ziyaret eder, fakat onlar birbirlerini görmezler.»
عربي İngilizce Urduca
79. "Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- kadın gibi giyinen erkeğe, erkek gibi giyinen kadına lânet etti."
عربي İngilizce Urduca
80. "Sizden biri (kurban bayramında) kurban kesmek isterse Zilhicce'nin hilali göründüğünde, kurbanını kesinceye kadar kıllarını ve tırnaklarını kesmesin."
عربي İngilizce Urduca
81. Şu ayakkabılarımı alıp geri dön. Bu duvarın arkasında, gönülden inanarak “Lâ ilâhe illallah” diyen kime rastlarsan, onu cennetle müjdele!”
عربي İngilizce Urduca
82. «Ramazan girdiği vakit, cennetin kapıları açılır, cehennemin kapıları kapatılır ve şeytanlar zincire vurulur.»
عربي İngilizce Urduca
83. «Kur’an’ı gereği gibi güzel okuyan kimse, vahiy getiren şerefli ve itaatkâr meleklerle beraberdir. Kur’an’ı kekeleyerek zorlukla okuyan kimseye de iki kat sevap vardır.» - 4 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
84. «Görmedin mi? Bu gece benzeri asla görülmemiş ayetler indirildi. Kul eûzu bi-Rabbi’l-felak ve Kul eûzu bi-Rabbi’n-nâs.»
عربي İngilizce Urduca
85. ''Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bize üç vakitte namaz kılmayı ve ölülerimizi defnetmeyi yasaklıyordu: Güneşin doğmasından itibaren bir veya iki mızrak boyu yükselmesine kadar, güneşin gök yüzünde tam dik oluşundan batıya yönelmesine kadar ve güneşin sararmasından itibaren batmasına kadar.''
عربي İngilizce Urduca
86. «Ergenlik çağına gelmiş bir kadın başörtüsü giymedikçe Allah onun namazını kabul etmez.» - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
87. «Bazı kimselere ne oluyor ki, namazlarında gözlerini semaya dikiyorlar?» Sonra sözünü daha da şiddetlendirdi ve; «Ya bundan vazgeçerler, ya da gözlerinin nuru alınır da kör olurlar.» buyurdu.
عربي İngilizce Urduca
88. «Namazda esnemek şeytandandır. Biriniz namazda iken esneyeceği zaman gücü yettiği kadar esnemeyi hapsedip tutsun.»
عربي İngilizce Urduca
89. «Sizden biriniz öldüğü zaman sabah-akşam, (Cennet ve Cehennem'de ona ait olan) varıp yerleşeceği yeri ona gösterilir. Eğer ölü Cennet ehlinden ise, kendisine Cennet ehlinin varıp yerleşeceği yer gösterilir. Eğer ölü Cehennem ehlinden ise, kendisine Cehennem ehlinin varıp yerleşeceği yer gösterilir. Ona: "Allah seni kıyamet günü diriltinceye kadar senin yerin burasıdır" denir.»
عربي İngilizce Urduca
90. «Cemaatle kılınan namaz, tek başına kılınan namazdan yirmi beş derece daha faziletlidir. Gece melekleri ile gündüz melekleri sabah namazında bir araya gelirler.»
عربي İngilizce Urduca
91. Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem- saç ekleyene, ekletene, dövme yapan ve yaptırana la­net etmiştir.”
عربي İngilizce Urduca
92. Üç gruptan kalem kaldırılmıştır: Uyanıncaya kadar uyuyandan, bü­luğa erinceye kadar çocuktan ve aklı yerine gelinceye kadar deliden - 2 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca