عن أبي هريرة رضي الله عنه عن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال:
«مَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ فَلْيَقُلْ خَيْرًا أَوْ لِيَصْمُتْ، وَمَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ فَلْيُكْرِمْ جَارَهُ، وَمَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ فَلْيُكْرِمْ ضَيْفَهُ».
[صحيح] - [متفق عليه] - [صحيح مسلم: 47]
المزيــد ...
Ebû Hureyre -radıyallahu anh-'dan rivayet edildiğine göre, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
«Allah’a ve ahiret gününe iman eden kişi ya hayır söylesin ya da sussun. Allah’a ve ahiret gününe iman eden kişi komşusuna ikramda bulunsun. Allah’a ve ahiret gününe iman eden kişi misafirine ikramda bulunsun.»
[Sahih Hadis] - [Muttefekun Aleyh] - [صحيح مسلم - 47]
Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- Allah'a ve amellerinin karşılığını alacağı, dönüş yeri olan ahiret gününe iman eden kulun, imanının kendisini şu özellikleri yapmaya teşvik ettiğini haber vermiştir:
Birincisi: Güzel sözdür: Tesbih/ Subhânallah, tehlil/ Lâ ilâhe illallah, iyiliği emretmek ve kötülükten sakındırmak, insanların arasını ıslah etmek buna birer örnektir. Eğer bunları yapamıyor ise susması gerekir ki, insanlara eziyet etmesin ve dilini korusun.
İkincisi: Komşuya ikram etmektir. Ona ihsanda bulunup eziyet vermemekle olur.
Üçüncüsü: Seni ziyarete gelen misafire ikram etmektir. Bu da ona güzel sözle muamele ederek, yiyecek ikram ederek vb. şeyler ile olur.