Alt Kategoriler

Hadislerin Listesi

1. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem'e gelip, Yâ Rasûlullah! Biz kitâb ehli bir kavmin diyarında bulunuyoruz. Biz müslümânlar bunların kaplarını kullanıp içle­rinde yemek yiyebilir miyiz?
عربي İngilizce Urduca
2. "Ya Rasûlallah! Bizden biri cünüp iken uyuyabilir mi?" Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-: «Evet, abdest aldığı zaman uyuyabilir, (bunda bir sakınca yoktur)» buyurdu.
عربي İngilizce Urduca
3. «Dünyada sevdiği bir kimsesini (çocuğunu yahut ana babasını) aldığım zaman, (sabredip) ecrini Allah’tan bekleyen mü’min kulumun katımdaki karşılığı cennettir.»
عربي İngilizce Urduca
4. Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem- bir yolculuktaydı. Yatsı namazını kıldı ve iki rekattan birinde Tin Sûresi'ni okudu. O'n­dan daha güzel sesli olanı yahut daha güzel okuyanı görmedim.
عربي İngilizce Urduca
5. "İnsanlara (Mekke'den ayrılmadan önce) en son bulunacakları yerin Beytullah olması emri buyuruldu. Ancak hayızlı kadına ruhsat verildi." - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
6. Cabir –radıyallahu anh-’tan rivâyet edildiğine göre Rasûlullah –sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: ’’Herhangi biriniz acele etmediği müddetçe duası kabul edilir.(Acele eden kul:) 'Rabbime dua ettim de kabul edilmedi’ der. Muttefakun aleyhtir. Müslim’in rivâyetinde ise hadisin lafzı şöyledir: "Bir kul, günah olan veya akrabalık bağlarının kopmasına yol açan bir şey istemedikçe ve acele etmediği sürece duası kabul olunur." Ey Allah’ın Rasûlü! Acele etmek ne demektir? diye sorulunca şöyle o da buyurdu: ’’Defalarca dua ettim, ama Rabbimin duamı kabul ettiğini görmedim." der. Böylece (duasının hemen kabul edilmediğini görünce) usanır ve dua etmeyi bırakır.
عربي İngilizce Urduca
7. Anne-babanın yanına dön, onlara güzel bir şekilde iyilik ve ihsanda bulun.
عربي İngilizce Urduca
8. «Elbise giydiğiniz ve abdest aldığınız zaman sağ tarafınız ile başlayınız.»
عربي İngilizce Urduca
9. "Arşın Kürsî'ye olan büyüklüğü geniş düzlük araziye bırakılan demirden bir halkaya olan büyüklüğü gibidir."
عربي İngilizce Urduca
10. Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- binekle veya yaya olarak Kubâ Mescidi’ni ziyâret eder ve orada iki rekât namaz kılardı.
عربي İngilizce Urduca
11. «Haksız olarak öldürülen her kişinin kanından bir pay, Adem’in ilk oğluna ayrılır. Çünkü o, insan öldürme çığırını ilk başlatan kişidir.»
عربي İngilizce Urduca
12. Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'in yanına geldim taze misvakla dişlerini misvaklıyordu. Misvakı diline koymuş olduğu halde diline sürterken; öö, ööö diyordu. Sanki öğürüyordu. (Midesi bulanmış da kusuyormuş gibi ses çıkarıyordu.)
عربي İngilizce Urduca
13. "(Kardeşim) Abdurrahman b. Ebî Bekir Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'in yanına girdi, (Mübarek) başı göğsüme yaslanmış vaziyetteydi. Abdurrahman'ın elinde taze misvak vardı ve misvakla dişlerini fırçalıyordu. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- O'nu gördü."
عربي İngilizce Urduca
14. Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- bir gece yatsı namazını geç vakte kadar geri bıraktı. Ömer -radıyallahu anh- çıktı ve: "Ey Allah'ın Rasûlü! Namaz, buradaki kadınlar ve çocuklar uyuya kaldı!" dedi. Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- (evinden) çıktı ve başından sular damlıyordu ve şöyle buyurdu: «Eğer ümmetime ağır geleceği endişesi taşımasaydım (yatsıyı) bu saatte kılmalarını emrederdim.» - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
15. «Âişe kalk! Vitir namazını kıl!»
عربي İngilizce Urduca
16. En faziletli namaz hangisidir? diye sorulunca "Kıyamı/ayakta duruşu uzun olan namazdır." diye cevap buyurdu.
عربي İngilizce Urduca
17. “Allah katında dünya, bir sivrisineğin kanadı kadar değeri olsaydı ondan kâfire dünyada bir yudum su dahi içirmezdi.”
عربي İngilizce Urduca
18. «Her ümmetin bir fitnesi (imtihanı) vardır. Benim ümmetimin fitnesi ise maldır.» - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
19. «Kıyamet günü, dünyada büyük diye tanınan iri yarı bir adam çıkagelir. Halbuki onun Allah yanında sinek kanadı kadar bile ağırlığı (değeri) yoktur.»
عربي İngilizce Urduca
20. “Eğer Uhud dağı kadar altınım olsa, borç ödemek için ayıracağım hariç, hiçbirini yanımda üç günden fazla tutmak istemem.”
عربي İngilizce Urduca
21. «Ahirete göre dünya, sizden birinizin parmağını denize daldırmasına benzer. O kişi parmağının ne kadarcık bir su aldığına bir baksın.»
عربي İngilizce Urduca
22. «Kendisine bir fakirlik dokunup bunu insanlara arz ederse, o kimsenin fakirliği ortadan kalkmaz. Kim de ihtiyacını Allah'a arz ederse de Allah'ın ona hemen veya bir müddet sonra bir rızık göndermesi yakındır.»
عربي İngilizce Urduca
23. «Allah yolunda çift sadaka veren kimse, cennetin muhtelif kapılarından, ‘Ey Allah’ın kulu! Bu kapıdan girmen senin için daha hayırlıdır diye çağırılır. Namaz kılanlar namaz kapısından, mücahitler cihad kapısından çağrılır.»
عربي İngilizce Urduca
24. «Beni rüyada gören kimse, uyanıkken de öylece görecektir. –veya sanki beni uyanıkken görmüş gibidir- Çünkü şeytan bana benzeyen bir şekle giremez.»
عربي İngilizce Urduca
25. ‘’Rasûlullah –sallallahu aleyhi ve sellem- vefat ettiği sırada evimde, rafta bulunan bir miktar arpadan başka, bir canlının yiyebileceği hiçbir şey yoktu. Ben, bir müddet ondan yedim. Uzun bir süre (geçmesine rağmen tükenmediğini görünce) onu tarttım. Tartınca da tükendi.’’
عربي İngilizce Urduca
26. "Ölüyü, (mezara kadar) üç şey takip eder: Ailesi, malı ve ameli. Bunlardan ikisi geri döner, biri (onunla) kalır; ailesi ve malı geri döner, ameli kendisiyle kalır."
عربي İngilizce Urduca
27. "Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-, gecenin evvelinde (başında) uyur, son kısmında ise namaz kılardı."
عربي İngilizce Urduca
28. «Allah, rahmetini yüz parçaya ayırmıştır. Doksan dokuz parçasını kendi katında alıkoymuş, birini yeryüzüne indirmiştir. İşte varlıklar bu bir parça rahmet sebebiyle birbirlerine acıyıp, rahmet eder. Hatta hayvanlar, yavrusunun üzerine basacağı endişesiyle ayağını çekip kaldırır.»
عربي İngilizce Urduca
29. «Kulunun tövbe etmesinden dolayı Allah Teâlâ’nın duyduğu memnuniyet, sizden birinin ıssız çölde kaybettiği devesini bulduğu zamanki sevincinden çok daha fazladır.» - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
30. «Muhakkak ki Allah, kulun tevbesini can boğaza gelmediği sürece kabul eder.» - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
31. «Sizden biriniz, cumadan bir gün önce veya bir gün sonra oruç tutmadıkça, sadece cuma günü oruç tutmasın.»
عربي İngilizce Urduca
32. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- cima sebebiyle cünüp olarak sabahlıyor, sonra gusül abdesti alıp, oruç tutuyordu.
عربي İngilizce Urduca
33. «Gece bu taraftan gelir, gündüz bu taraftan giderse oruçlu kimse iftar eder.» - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
34. «Vallahi ben Allah'a günde yetmiş defadan çok istiğfar ediyorum.» buyurmuştur.
عربي İngilizce Urduca
35. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- hastalıktan yahut başka bir sebepten dolayı gece namazını kılamaz ise gündüz bu namazı on iki rekat olarak kılardı.
عربي İngilizce Urduca
36. "Allahım! Ümmetimin yönetimini üstlenip de onlara zorluk çıkaran kimseye sen de zorluk çıkar. Ümmetimin yönetimini üstlenip de onlara yumuşak davrananlara sen de yumuşaklık göster."
عربي İngilizce Urduca
37. Ateşe kimin haram kılındığını yahut ateşin kime haram kılındığını haber vereyim mi? (Cana) yakın, ağır başlı, yumuşak huylu, kolayca iş gören kimselere haram kılınmıştır. - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
38. «Sabredin, buyurdu. Zira öyle günlerle karşılaşacaksınız ki, her yeni gün, gidenden daha kötü olacak. Bu hal Rabbinize kavuşuncaya kadar devam edecek.»
عربي İngilizce Urduca
39. «Allah mahlûkatı yarattığı zaman kendi nezdinde Arş'ın üzerinde bulunan kitapta: "Muhakkak benim rahmetim gazabıma üstün gelir." yazmıştır.»
عربي İngilizce Urduca
40. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- gecenin her zamanında vitir namazı kıldı. Gecenin başında, ortasında ve sonunda. Vitri sahur vakti son buldu.
عربي İngilizce Urduca
41. Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem- ile bir seferde beraberdik. Bir yerde konakladık. Kimimiz çadırını düzeltiyor; Kimimiz ok atma talimi yapıyor, kimimiz de meradaki hayvanlarının başında bulunuyordu. Derken Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem-’in müezzini: Namaza toplanın! Diye seslendi. Biz de Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem-'in etrafında toplandık. Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem- şunları söyledi: “Benden önce gelen her peygamberin vazifesi, ümmetine, onlar hakkında hayırlı olduğunu bildiği şeyleri göstermek ve onlar için şer olduğunu bildiği şeylere karşı da onları uyarmaktı. Bu, ümmetinizin selameti, başında (ilk nesillerinde) olacaktır. Sonra gelenler ise belâlara ve yadırgadıkları bir takım hallere dûçar olacaklardır. Biri diğerini aratan fitneler gelecektir. Bu fitnelerden biri geldiğinde mü’min, ‘Bu beni helâk edecek! der. Ardından bu fitne kalkar, sonra bir fitne daha gelir. Mü’min yine,"Bu, (beni helâk edecek!) der ve bu şekilde devam eder. Cennete girmek ve cehennemden uzaklaştırılmak isteyen kimse, ölüm kendisine geldiğinde Allah’a ve ahiret gününe iman üzere olsun. İnsanlara da kendisine yapılmasını dilediği şeyleri yapsın. Kim, bir imama (hükümdara) bey'at edip, elini sıkıp ona yürekten bağlanırsa, gücü yettiği kadar ona itaat etsin. Eğer bir başkası çıkıp (iktidarı ele geçirmek için) onunla mücadeleye girişirse, onun boynunu vurun.”
عربي İngilizce Urduca
42. 'Bir kimsenin kendi ana babasına sövmesi büyük günahlardandır'' buyurmuştu. Ashâb–ı kirâm: Yâ Rasûlallah! İnsan kendi ana babasına hiç söver mi? deyince: “Evet, tutar birinin babasına söver, o da onun babasına söver. Birinin anasına söver, o da onun anasına söver'' buyurdu.
عربي İngilizce Urduca
43. «Kim bir Müslümanın cenazesinin arkasından ecrine inanarak ve umarak gider ve namazı kılınıncaya kadar beklerse ona bir kîrât (büyük bir dağ kadar ya da Uhud Dağı kadar sevap) vardır. Kim de defnedilene kadar cenazede bulunursa ona da Kîrat vardır.» buyurdu. (Bu iki) Kîrât nedir? denilince, Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-: «Bu (iki kîrât) iki büyük dağ gibidir.» buyurdu.
عربي İngilizce Urduca
44. ''Allah katında en sevimli olan sözü sana bildireyim mi?Allah'a en sevimli olan söz:
عربي İngilizce Urduca
45. «Kim korkarsa, akşam karanlığında yol alsın. Kim akşam karanlığında yol alırsa, hedefine varır. Haberiniz olsun Allah'ın malı pahalıdır, haberiniz olsun Allah'ın malı cennettir.» - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
46. «Nefsim elinde olan (Allah)'a yemin ederim ki, eğer siz hiç günah işlemeseydiniz, Allah sizi toptan helak eder; günah işleyen, ardından da istiğfar eden (af dileyen) bir kavim yaratır ve onları mağfiret ederdi (bağışlardı).»
عربي İngilizce Urduca
47. «Sakın yollarda oturmayın!» buyurdu. Bunun üzerine; "Ya Rasûlullah! Oturmadan edemeyiz, oralarda (oturup) konuşuyoruz, dediler." Bunun üzerine Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-: «Mutlaka oturacaksınız, bari yola hakkını verin!» buyurdu. Bunun üzerine: "Ey Allah`ın Rasûlü, onun hakkı nedir?" diye sordular. Şöyle buyurdu: «Gözlerinizi kısmak (harama bakmamak), (gelip geçeni) rahatsız etmemek, selamı almak ve emr bi`l-ma'ruf nehy-i ani`l-münker yapmak (iyiliği emredip kötülükten alıkoymak) tır!»
عربي İngilizce Urduca
48. «Bir topluluğu güldürmek için yalan söyleyen kimseye yazıklar olsun, yazıklar olsun!» - 2 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
49. «Ben, haklı olduğu halde münakaşayı terk eden kimseye cennetin kenarında bir köşkü garanti ediyorum.» - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
50. İmam âmîn deyince siz de âmîn deyin. Zira her kimin âmîn deyişi, meleklerin âmîn dediğine tevafuk ederse, o kimsenin geçmiş günahları affolunur.
عربي İngilizce Urduca
51. «Kim, helâl kazancından bir hurma kadar sadaka verirse, – ki Allah, helâlden başkasını kabul etmez– Allah o sadakayı sağı ile kabul eder. Sonra onu dağ gibi oluncaya kadar, herhangi birinizin tayını büyüttüğü gibi, sahibi adına ihtimamla büyütür.»
عربي İngilizce Urduca
52. Şefaat Hadisi: - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
53. «Sizden kim cemaate namaz kıldırırsa, namazı hafif (kısa) tutsun. Zîra cemaatte zayıf, sakat, hasta ve ihtiyaç sahibi kimse vardır. Tek başına kıldığı zamanda dilediği kadar uzatsın.»
عربي İngilizce Urduca
54. “Elhamdu lillâhillezî et‘amenâ ve sekânâ ve kefânâ ve âvânâ, fe–kem mimmen lâ kâfiye lehû velâ mu’vî" Bize yedirip içiren, koruyup barındıran Allah’a hamd olsun. Koruyup barındıranı bulunmayan nice kimseler var.
عربي İngilizce Urduca
55. "Üç dua vardır ki kabul olunmasında şüphe yoktur: Mazlumun duası bunlardandır."
عربي İngilizce Urduca
56. Azîz ve Celîl olan Allah katında en kötü isim, Melikü'l-emlâk (melikler meliki) diye isimlendirilen kimsenin adıdır. Allah'tan başka Mâlik yoktur"
عربي İngilizce Urduca
57. «el-Adhu nedir? Sizlere haber vereyim mi? O nemime/kovuculuk, insanlar arasında laf taşımaktır.»
عربي İngilizce Urduca
58. Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle dua ederdi: «Allah'ım! Alaca hastalığından, delilikten, cüzzamdan ve kötü hastalıklardan sana sığınırım.»
عربي İngilizce Urduca
59. "Bizim orucumuzla Ehl-i Kitab'ın orucu arasındaki fark sahur yemeğidir.
عربي İngilizce Urduca
60. Yâ Rasûlallah! Bana bir dua öğret! dedim. Bunun üzerine bana: «Allah'ım! Kulağımın şerrinden, gözümün şerrinden, dilimin şerrinden, kalbimin şerrinden ve cinsel organımın şerrinden sana sığınırım, de!» buyurdu.
عربي İngilizce Urduca
61. "Kalbinde zerre kadar kibir bulunan kimse, cennete giremez."
عربي İngilizce Urduca
62. ''Eğer önümüzdeki seneye (sağ) kalırsam, mutlaka dokuzuncu gününde de oruç tutacağım.'' - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
63. "Bir kimse kendisinden sorulan bir meseleyi gizler de cevap ver­mezse, Allah, kıyamet gününde ona ateşten bir gem vurur."
عربي İngilizce Urduca
64. Kim bir oruçluyu iftar ettirirse oruçlunun sevabı kadar sevap kazanır - 2 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
65. «Bir müslümanın, günah işlemesi emredilmediği sürece, sevdiği veya sevmediği bütün) konularda (devleti yöneten kimseye itaat etmesi şarttır. Bir günah işlemesi emredildiği zaman ise kimseyi dinleyip itaat etmez.»
عربي İngilizce Urduca
66. 'Medine, Ayr dağından Sevr dağına kadar olan yerler harem bölgedir. Her kim orada Kitap ve Sünnet’e aykırı bir iş yapar veya bid’at çıkaran birini korursa, Allah’ın, meleklerin ve bütün insanların lâneti onun üzerine olsun. Allah Teâlâ kıyamet gününde o kimsenin ne farz ne de nafile ibadetlerini ve kabul etmeyecektir.''
عربي İngilizce Urduca
67. «Sırat, Cehennem’in ortasına kurulur. Sıratın üzerinde, Sa’dân’ (bölgesinin) in dikenleri gibi dikenler vardır. Sonra insanlara (geçiş için) izin verilir. Onun üstünde yürürler. Onlardan kimi o dikenlerin zarar vermesinden korunmuştur. Kimi de onun tarafından tutulur, derileri yırtılır ve başı yerde ayakları ise yukarıda olur.»
عربي İngilizce Urduca
68. «Siz Sa'd'ın gayûrluğuna/kıskançlığına hayret mi ediyorsunuz? İşte ben Sa'd'dan daha çok gayûrum, Allah da benden daha çok gayûrdur. Gayûr/Kıskanç olduğundan dolayıdır ki, Allah kötülüklerin açığını ve gizlisini haram kılmıştır. Allah'tan daha gayûr/kıskanç hiç bir şahıs yoktur.»
عربي İngilizce Urduca
69. "Şüphesiz cennetlikler, aralarındaki üstünlükten dolayı köşklerde bulunanları, doğu veya batı ufkunda bulunan parlak yıldızı gördükleri gibi görürler."
عربي İngilizce Urduca
70. “Cennette yay kadar bir yer, üzerine güneşin doğup battığı her şeyden daha hayırlıdır.”
عربي İngilizce Urduca
71. “Altın ve gümüş kaplarla su içen kimse, karnına cehennem ateşi doldurmuş olur.”
عربي İngilizce Urduca
72. «Eğer ümmetime güçlük vermeyeceğini bilseydim, her namaz için misvak kullanmalarını emrederdim.»
عربي İngilizce Urduca
73. "Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-, hanımlarından birini öpmüş sonra da namaz için çıkmış fakat abdest almamıştır."
عربي İngilizce Urduca
74. Ali -radıyallahu anh-’den rivayet edildiğine göre şöyle demiştir: Bakîü’l-Garkad Kabristanı’nda bir cenazenin defni için bulunuyorduk. Derken Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- elinde baston olduğu halde yanımıza geldi, oturdu. Biz de çevresine oturduk. Başını eğdi ve bastonuyla yere bir şeyler çizmeye başladı. Sonra da şöyle buyurdu: İçinizde, cennet veya cehennemdeki yeri önceden bilinmeyen kimse yoktur.” Orada bulunanlar. Ey Allahın Rasûlü! Biz akıbetimizi ezeldeki o yazıya havale edip ameli bırakalım mı? Dediler.Peygamber:(Hayır) siz görevinizi yapmaya bakın. Herkes niçin yaratıldı ise onu kolayca elde eder''buyurdu.Hadisin tamamını zikretti.Müttefun aleyh.
عربي İngilizce Urduca
75. «Âdemoğluna zinadan nasibi takdir olunmuştur. O buna mutlaka erişir. Gözlerin zinası bakmak, kulakların zinası dinlemek, dilin zinası konuşmak, elin zinası tutmak, ayakların zinası yürümektir. Kalbe gelince o, arzu eder, ister. Üreme organı ise, bunu ya gerçekleştirir ya da boşa çıkarır.» - 2 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
76. "Ey insanlar! Sizler, ancak kötü kokulu olduklarını gördüğüm iki bitkiden yiyorsunuz. Bunlar soğan ve sarımsaktır."
عربي İngilizce Urduca
77. «Allah'ım! Senden bu rüzgarın, onun içinde bulunanın ve onunla gönderilenin hayrını isterim. Bu rüzgarın şerrinden, içinde bulunanın ve onunla gönderilenin şerrinden sana sığınırım.» - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
78. ‘’Bu rüzgâr Allah’ın rahmetindendir. Rahmeti de, azabı getirir. Onu görünce sakın ona sövmeyin. Allah’tan rüzgârın hayır getirmesini dileyin, şer getirmesinden Allah’a sığının.’’
عربي İngilizce Urduca
79. «Biriniz eşiyle cinsel ilişkiye girdikten sonra, eğer bu ilişkisini tekrarlamak isterse iki ilişki arasında abdest alsın.»
عربي İngilizce Urduca
80. «Sana Kur'an'daki en büyük sureyi öğreteyim mi?»
عربي İngilizce Urduca
81. "Benden (Kur'an dışında bir şey) yazmayın. Kim, Kur'an'dan başka bir şey yazmış ise, onu imha etsin. Benden rivayet etmenizde bir sakınca yoktur. Kim benim adıma yalan söylerse, cehennemdeki yerine hazırlansın! - 2 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
82. «Şu perdeyi karşımdan kaldır; üzerindeki tasvirler/resimler namazda iken hep bana görünüp duruyor.»
عربي İngilizce Urduca
83. Bir gün Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- (torunu) Hasan -radıyallahu anh-’ı çıkardı. Onunla birlikte minbere çıkarak şöyle buyurdu: «Şüphesiz benim bu oğlum bir seyyiddir. Umarım ki Allah bu oğlum sebebiyle müslümanlardan iki büyük fırkanın arasını ıslah eder/düzeltir.»
عربي İngilizce Urduca
84. «Kim Hasan ve Hüseyin –radıyallahu anhumâ-’yı severse beni sevmiştir. Kim de onlara buğz ederse bana buğz etmiştir.» - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
85. «Gece ve gündüz namazı ikişer (rekat) ikişer (rekât)dir.» - 1 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
86. «Ramazan'dan sonra en fazîletli oruç, Allah'ın muharrem ayı orucudur. Farz namazlardan sonra en fazîletli namaz ise, gece namazıdır.»
عربي İngilizce Urduca
87. Ebû Seleme b. Abdurrahman haber verdiğine göre:Âişe -radıyallahu anhâ-'ya Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in Ramazan'daki namazı nasıl? diye sordu.Âişe radıyallahu anhâ şöyle dedi: Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- ne Ramazanda ne başka zamanda gece on bir rek’attan fazla namaz kılmazdı. Önce dört rek’at kılardı ki, onların güzelliği ve uzunluğu anlatılacak gibi değildi! Sonra dört rek’at daha kılardı. Onların da güzelliğini ve uzunluğunu hiç sorma! Sonra üç rek’at daha kılardı.Âişe -radıyallahu nahâ- dedi ki: Ben: Yâ Rasûlallah! Vitri kılmadan mı uyuyorsun? diye sordum. Bunun üzerine şöyle buyurdu: Âişe! Benim gözlerim uyur ama kalbim uyumaz.Sahih-i Buhârî. - 2 ملاحظة
عربي İngilizce Urduca
88. «Vitir namazını, sabahlamadan önce (sabah namazının vakti girmeden önce) kılınız.»
عربي İngilizce Urduca
89. «Kim, gecenin son bölümünde kalkıp namaz kılamamaktan (uykuya kalmaktan) endişe ederse, vitri (tek rekâtlı namazı) gecenin başında kılsın. Kim de gecenin son bölümünde kalkacağından emîn olursa, vitri gecenin son bölümünde kılsın. Çünkü gecenin son bölümünde kılınan namazda melekler hazır bulunurlar. Bu ise daha fazîletlidir.»
عربي İngilizce Urduca
90. Câbir dedi ki:Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:''Hiç bir adam dul bir kadının yanında nikahlaması hariç ya da mahrem olmadan gecelemesin.''
عربي İngilizce Urduca