Hadislerin Listesi

Ölülere sövmeyin. Çünkü onlar (sağ iken hayırdan ve şerden) gönderdiklerine kavuştular
عربي İngilizce Urduca
«Bilmez misin ki İslâm, kendinden önceki günahları yok eder, hicret de ondan önceki günahları yok eder, hac da ondan önceki günahları yok eder?»
عربي İngilizce Urduca
"Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- (musibet anında) sesini ağlayarak yükselten (feryat eden), saçını kazıtan ve yakasını yırtan kadından beri (uzak) idi."
عربي İngilizce Urduca
«Kim bir Müslümanın cenazesinin arkasından ecrine inanarak ve umarak gider ve namazı kılınıncaya kadar beklerse ona bir kîrât (büyük bir dağ kadar ya da Uhud Dağı kadar sevap) vardır. Kim de defnedilene kadar cenazede bulunursa ona da Kîrat vardır.» buyurdu. (Bu iki) Kîrât nedir? denilince, Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-: «Bu (iki kîrât) iki büyük dağ gibidir.» buyurdu.
عربي İngilizce Urduca
Enes b. Mâlik -radıyallahu anh- şöyle dedi:Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem- ile bazı sahabeler birlikte bulunurlarken onların yanından bir cenaze geçti. Ashâptan bazıları o cenazeyi hayırla andı. Bunun üzerine Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem-:“Kesinleşti” buyurdu. Sonra bir cenaze daha geçti. Orada bulunanlar onu da kötülükle andılar. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- yine:“Kesinleşti” buyurdu. Bunun üzerine Ömer b. el-Hattâb: Ne kesinleşti Ya Rasûlallah? Diye sordu. Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- da şöyle buyurdu: “Şu önce geçen cenazeyi hayırla andınız; bu sebeple onun cennete girmesi kesinleşti. Bu berikini kötülükle andınız; onun da cehenneme girmesi kesinleşti. Çünkü siz (mü’minler), yeryüzünde Allah’ın şahitlerisiniz.''Müttefakun aleyh.
عربي İngilizce Urduca
«Şüphesiz bu ümmet kabirleri içinde imtihana tabi tutuluyorlar. Şayet ölülerinizi gömmeyi terk etmeniz endişesi olmasaydı, bu mezarlıktan işitmekte olduğum kabir azabından bazısını sizlere işittirmesini Allah’tan muhakkak talep ederdim.»
عربي İngilizce Urduca
Allah bir kulun bir yerde ölmesini takdir etmişse, onun oraya gitmesine sebep olacak bir ihtiyaç kılar
عربي İngilizce Urduca
"Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, kızı (Zeyneb radıyallahu anhâ) vefat ettiği zaman yanımıza girdi ve: "Onu sidirli su ile üç veya beş, veya -gerek görürseniz- daha fazla yıkayın. Sonuncu yıkamaya kafûr koyun. Yıkama işini bitirdiniz mi bana haber verin!" buyurdu.
عربي İngilizce Urduca
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bize yedi şeyi emredip, yedi şeydende yasaklamıştır.
عربي İngilizce Urduca
«Cenazeyi (kabre) süratli götürünüz. Eğer cenaze salih (bir kişi) ise onu hayra eriştirmiş olursunuz. Eğer cena­ze böyle (salih bir kişi) değilse, bu bir şerdir. (Definde acele etmek­le) onu omuzlarınızdan atmış olursunuz.»
عربي İngilizce Urduca
"Cenâzenin ardından gitmekten (cenâzeyi teşyi etmekten) nehyolunduk ama bu fiil, bize kesin olarak haram kılınmadı.
عربي İngilizce Urduca
«Aldığı şey, Allah’ındır. Verdiği de Allah’ındır. Herşey onun yanında belli bir ecele (vakte) kadardır. Sabretsin ve ecrini Allah’tan beklesin!»
عربي İngilizce Urduca
«Gerçek sabır, ilk musibet anında gösterilen sabırdır.»
عربي İngilizce Urduca
Nebi –sallallahu aleyhi ve sellem- Necaşi’nin cenaze namazını kıldı, ben de ikinci ya da üçüncü saftaydım.
عربي İngilizce Urduca
«Allahım! Dirilerimizi ve ölülerimizi, küçüklerimizi ve büyüklerimizi, erkeklerimizi ve kadınlarımızı, burada bulunanlarımızı ve bulunmayanlarımızı bağışla! Allahım! Bizden hayatta bırakacaklarını İslâm üzere yaşat. Öldüreceklerini iman ile öldür. Bizi bu cenazede bulunmanın sevabından mahrum etme ve ondan sonra bizi fitneye düşürme!»
عربي İngilizce Urduca
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, bize müslümanlardan birinin cenaze namazını kıldırmıştı. Onun şöyle dua ettiğini duydum: “Allahım! Falan oğlu falan sana emanettir ve senin güvencene sahiptir. Artık onu kabir fitnesinden ve cehennem azabından koru. Sen sözünde duran ve hamde layık olansın. Allahım! Onu bağışla ve ona rahmet et. Şüphesiz bağışlayan ve merhamet eden sensin."
عربي İngilizce Urduca
«Şüphesiz göz ağlar, kalp de mahzun olur. Biz ise, Rabbimizin razı olacağı sözden başka söz söylemeyiz. Ey İbrahim! Bizler senin ayrılığınla çok mahzun ve kederliyiz.» dedi.
عربي İngilizce Urduca
"Nebi -sallalahu aleyhi ve sellem-'in arkasında nifas halinde ölmüş olan bir kadının cenaze namazını kıldım da, Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-, cenazenin orta kısmında durdu."
عربي İngilizce Urduca
''Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'i içinde gömlek ve sarık olmayan pamuktan dokunmuş, sühûliye diye anılan üç parça beyaz Yemen bezi ile sardılar. (kefenlediler)"
عربي İngilizce Urduca
"Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-, Necâşî'nin öldüğü gün onun ölüm haberini bildirdi. Cenaze namazı kılınan namazgâha çıktı. Sahabeleri saf saf yaptı ve dört tekbir getirdi."
عربي İngilizce Urduca
«Ölüyü yıkayıp da onda gördüğü hoş olmayan halleri gizleyen kimseyi Allah Teâlâ kırk kere bağışlar.»
عربي İngilizce Urduca
«Kim Allah’a kavuşmak isterse, Allah da ona kavuşmak ister. Kim Allah’a kavuşmak istemezse, Allah da ona kavuşmak istemez.»
عربي İngilizce Urduca
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Uhut şehidleri üzerine kabre konmala­rından sekiz sene sonra ölülere ve dirilere veda eder gibi namaz kıldı.
عربي İngilizce Urduca
Ebü’l–Esved’den rivayet edildiğine göre şöyle dedi: Medine’ye gelmiş Ömer b. el-Hattâb -radıyallahua anh-’ın yanında oturuyordum. Yanımızdan bir tabut geçti. İçindeki hayırla anıldı. Bunun üzerine Ömer; “kesinleşti” dedi. Sonra bir başka tabut daha geçti, onun içindeki de hayırla anıldı. Ömer yine “kesinleşti” dedi. Daha sonra üçüncü bir tabut geçti, onun içindeki kötülükle anıldı. Ömer yine; “kesinleşti” dedi. Bu defa ben kendisine: Ne kesinleşti, ey müminlerin emiri? Dedim. Ömer şöyle cevap verdi: Ben, Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem-’in buyurduğu gibi söyledim. O: “Herhangi bir Müslüman hakkında dört kimse hayırla şahitlik ederse, Allah onu cennetine kor” buyurmuştu. Biz kendisine: Peki üç kişi şehâdet ederse? Dedik.“Üç kişi şehâdet ederse de aynıdır” buyurdu. Biz; Ya iki kişi şahitlik ederse? Dedik. İki kişi de şahitlik etse yine aynıdır” buyurdu.Sonra da biz bir kişiden sormadık.Buhârî rivayet etmiştir.
عربي İngilizce Urduca
Abdullah b. Ebî Evfâ -radıyallahu anhuma-’dan rivayet edildiğine göre o, kızının cenaze namazında dört defa tekbir aldı. Dördüncü tekbirden sonra, iki tekbir arasında durduğu kadar durup kızının bağışlanmasını diledi ve onun için dua etti ve sonra; “Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- böyle yapardı.” dedi.
عربي İngilizce Urduca
«Ölen herhangi bir kişinin arkasından ağlayıcılar, ey kendisine dayandığımız, ey efendimiz gibi onu övmeye başladılar mı, adamın başına iki melek görevlendirilip dikilir ve onu tartaklayarak; "Sen böyle biri miydin?" derler.»
عربي İngilizce Urduca
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in ma‘rufta (iyilikte) itaat konusunda bizden aldığı biat (söz) içinde, iyilikte kendisine is­yan etmeyeceğimize (özellikle musibet karşısında) yüzü(müzü) tırma­lamayacağımıza, vah vah diye feryad etmeyeceğimize, yaka(mızı) yırt­mayacağımıza, saç(larımızı) dağıtmayacağımıza dair aldığı (söz) de vardı.
عربي İngilizce Urduca
De ki: «Es-selâmu aleykum ehle'd-diyâri mine'l-mü'minîne ve'l-müslimîn, ve yerhamullâhu'l-mustekdimîne minnâ ve'l-muste'hırîn ve innâ inşâ allâhu bikum lâhıkûn.» (Selam size ey Müminlerin ve Müslümanların diyarında bulunanlar! Allah bizden önden gidenlere de geriye kalanlara da rahmet buyursun. Bizler de -inşaallah- size elbette yetişeceğiz.)
عربي İngilizce Urduca
Ebû Talha radıyallahu anh’ın hasta bir erkek çocuğu vardı. Ebû Talha evde değilken çocuk öldü.
عربي İngilizce Urduca
«Kardeşim Cafer için bugünden sonra artık ağlamayın!»
عربي İngilizce Urduca
Numân b. Beşîr –radıyallahu anhuma- şöyle dedi: Abdullah b. Revâha -radıyallahu anhu- baygın düştü. Kız kardeşi ağlayarak: Ey benim dağ gibi kardeşim! Ey şöyle olan, ey böyle olan deyip onun için ağıt yakmaya başladı. Abdullah b. Revâha -radıyallahu anh- kendisine gelince kız kardeşine: "Sen bir şey söyledikçe mutlaka bana da sen böyle misin? denildi, dedi." Buharî rivayet etmiştir.
عربي İngilizce Urduca
«Allah Yahudi ve Hıristiyanlara lanet etsin. Onlar, peygamberlerinin kabirlerini mescidler edindiler.»
عربي İngilizce Urduca