Anasayfa
Kategoriler
Proje Hakkında
Android App
iOS App
Bizimle iletişime geçin
Geçerli Dil
Kategori:
Tarih
Anasayfa
Ansiklopedi Bölümleri
Biyografi ve Tarih
Alt Kategoriler
Geçmiş Ümmetlerin Kıssaları ve Halleri (8)
Mekke, Medine ve Mescid-i Aksa'nın Tarihi (1)
Savaşlar ve Gazveler (3)
Önemli Şahsiyetlerin Hayat Hikayeleri ve Biyografileri (3)
Dönemsel Kutlamalar ve Etkinlikler (3)
Hadislerin Listesi
«Size herhangi bir şeyi yasakladığım zaman ondan kesinlikle sakınınız, bir şeyi emrettiğimde de onu, gücünüz yettiği ölçüde yerine getiriniz. Sizden önceki ümmetleri çok sual sormaları ve peygamberlerine muhalefet etmeleri helâk etti.»
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Uygur
Kürt
Hausa
Portekizce
Malayalam
Telugu
Sevahilce
Birmanyaca
Almanca
Japonca
«Bilmez misin ki İslâm, kendinden önceki günahları yok eder, hicret de ondan önceki günahları yok eder, hac da ondan önceki günahları yok eder?»
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Sinhala
Kürt
Hausa
Portekizce
Sevahilce
"İsrâîloğulları peygamberler tarafından idare ediliyordu. Ne zaman bir peygamber ölse, onun yerine başka bir peygamber geçerdi. Şüphesiz ki benden sonra peygamber yoktur. Fakat bir çok halife olacaktır.
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Vietnam
Sinhala
Uygur
Kürt
Hausa
Portekizce
Tamilce
«Ramazan ve kurban bayramlarının ilk günlerinde oruç tutulmaz. Sabah namazının farzının kılınmasından sonra güneş doğana kadar, ikindiden sonra da güneş batana kadar namaz yoktur. (İbâdet için) şu üç mescidden başkasına yolculuk edilmez: Mescid-i Haram, Mescid-i Aksâ ve şu, benim mescidim.»
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Kürt
Hausa
Portekizce
«Estevdiullâhe dîyneke ve emâneteke ve havâtîme amelike» (Dinini ve emanetlerini koruması ve amellerini hayırla sonuçlandırması için seni Allah’a emanet ediyorum.)
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Uygur
Kürt
İyiliklerimizin karşılığı dünyada peşin verilmiş olmasın! Bundan endişelenmekteyiz, deyip ağlamaya başladı. Hatta iftar yemeğini de yemedi, terk etti.
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Vietnam
Sinhala
Uygur
Kürt
«Sizden önce yaşayanlardan üç kişi bir yolculuğa çıktılar. Akşam olunca, yatıp uyumak üzere bir mağaraya girdiler. Fakat dağdan koparak aşağı yuvarlanan bir kaya mağaranın ağzını kapattı. Bunun üzerine birbirlerine: İşlediğiniz salih amelleri vesile kılarak Allah’a dua etmekten başka sizi bu kayadan hiçbir şey kurtaramaz, dediler.»
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Vietnam
Kürt
«Zaman, Allah’ın gökleri ve yeri yarattığı günkü şekliyle dönmektedir. Bir yıl on iki aydır. Bunlardan dördü haram olan aydır. Üçü birbiri ardınca gelen, zilkade, zilhicce ve muharremdir. Biri ise cemaziyelâhir ile şâbân arasında bulunan ve Mudar kabilesinin daha çok değer verdiği receb ayıdır.»
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Uygur
Kürt
Hausa
Bayram günü Rasûlullah –sallallahu aleyhi ve sellem- ile namazda beraberdim. Hutbe vermeden önce ezansız ve kametsiz namaza başladı. Sonra Bilâl’e yaslanarak ayağa kalktı ve Allah’tan korkmayı emretti. O’na itaate teşvik ederek halka vaaz ve nasihatte bulundu.
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Vietnam
Kürt
Hausa
‘’Onlara ilişme Ey Ebu Bekir! Çünkü bu günler bayram günleridir. Ve o günler Mina günleridir.’’
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Kürt
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, Huzeyl Kabilesi'nin Lihyânoğulları'nın üzerine ordu sevketmek istedi. Bu sebeple şöyle buyurdu: «Her iki kişiden biri cihada gitsin. Kazanılacak sevap (giden ve gitmeyen) iki kişinin arasında ortaktır.»
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Hausa
"Bilesiniz ki, bizden önce hiçbir ümmete ganimet helal kılınmamıştır. Allah, ganimetleri sadece bize helâl kıldı.Bu da, bizde gördüğü aczimiz ve zayıflığımız sebebiyledir."
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Uygur
Zubeyr b. Avvâm -radıyallahu anh-’ın kıssası ve borcunu ödemedeki vefası.
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Uygur
“İsrâil oğulları arasında biri ala tenli (abraş), biri kel, biri de kör üç kişi vardı. Allah Teâlâ onları sınamak istedi ve kendilerine bir melek gönderdi.
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Çince
Farsça
Hintli
"Üç kişiden başka beşikte konuşan (bebek) olmamıştır"
عربي
İngilizce
Fransızca
...
İspanyolca
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Vietnam
Hausa
Ebû Hureyre -radıyallahu anh-'tan rivayet edildiğine göre Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in şöyle buyurdu:''Vaktiyle bir adam: Ben mutlaka bir sadaka vereceğim dedi.Geceleyin evinden sadakasını alıp çıktı ve onu bilmeden bir hırsızın eline tutuşturdu. Ertesi gün belde halkı:(Hayret!) Bu gece bir hırsıza sadaka verilmiş diye konuşmaya başladı. Adam: Allâh’ım! Sana hamdolsun. Ben mutlaka bir sadaka vereceğim dedi. Yine sadakasını alarak evinden çıktı ve onu (bu sefer de bilmeden) bir fahişenin eline tutuşturdu. Ertesi gün halk:(Olur şey değil!) Bu gece bir fahişeye sadaka verilmiş diye konuşmaya başladı. Adam: Allâh’ım! Bir fahişeye (de olsa) sadaka verdiğim için sana hamdolsun. Ben mutlaka yine sadaka vereceğim dedi. O gece, yine) sadakasını alıp evinden çıktı ve onu (bu defa da bilmeden) bir zenginin eline tutuşturdu. Ertesi gün halk:(Bu ne iştir!) Bu gece de bir zengine sadaka verilmiş! diye (hayretle) söylenmeye başladı. Adam: Allâh’ım! Hırsıza, fahişeye ve zengine (de olsa) sadaka verebildiğim için sana hamdolsun dedi. Bu ihlâsı sebebiyle) uykusunda o adama: Hırsıza verdiğin sadaka, belki onu yaptığı hırsızlıktan utandırıp vazgeçirecektir. Fahişe, belki yaptığından pişman olup iffetli bir kadın olacaktır. Zengin de belki bundan ibret alıp Allah’ın kendisine verdiği maldan muhtaçlara dağıtacaktır denildi.''Buhârî bu lafızla rivayet etmiştir.Müslim de aynı manada rivayet etmiştir.
عربي
İngilizce
Fransızca
...
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Bengalce
Çince
Farsça
Tagalog
Hintli
Üç kişi bir yolculuğa çıktılar.Yağmura yakalandılar.Bunun üzere dağdaki bir mağaraya girdiler. Fakat üzerlerine kaya düştü.
عربي
İngilizce
Fransızca
...
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Çince
Farsça
Hintli
Hausa
Zeyd b. Sâbit -radıyallahu anh- şöyle demiştir: Ebû Bekr Yemâme'de şehîd olanların ölümünü müteâkib haber yollayıp beni çağırdı. Yanında Ömer b. Hattâb da bulunuyordu. Ebû Bekr bana şu sözleri söyledi: Ömer bana geldi ve: Yemâme gününün şiddetli harbinde Kur'ân hafızlarından birçoğu şehit oldu. Ben diğer harb sahalarında da harbin şiddetli olup Kur'ân hafızlarının şehit edilmelerinden, bu sebeble de Kur'ân'dan büyükçe bir kısmın zayi olup gitmesinden endîşe ediyorum. Binâenaleyh ben senin, Kur'ân'ın kitâb hâlinde toplanmasını emretmeni düşünüyorum, dedi. Ben Ömer'e: Rasûlullah'ın yapmadığı bir işi nasıl yaparsın? Dedim. Ömer: Vallahi bu hayırdır, dedi ve bana görüşüme başvurmaya devam etti. Nihayet Allah benim göğsümü bu işi için açtı ve ben de Ömer'in düşündüğü bu işte onun gibi düşündüm. Zeyd dedi ki: Bu sözlerden sonra Ebû Bekr, bana hitaben şunları söyledi: Sen genç ve akıllı bir erkeksin, biz seni hiçbir kusurla itham etmiyoruz. Sen Rasûlullah için vahyi yazıyordun. Buna binaen sen Kur'ân'ı ara ve onu bir araya topla! Zeyd buna karşı: Vallahi eğer bana dağlardan bir dağın nakledilmesini teklif etmiş olsalardı, o iş benim üzerime, bana emrettiği bu Kur'ân'ı toplama işinden daha ağır olmazdı, dedi. Zeyd dedi ki: Ben: Sizler, Rasûlullah'ın yapmadığı bir işi nasıl yapıyorsunuz? Dedim. Ebû Bekr: Allah'a yemîn ederim ki, bu hayırlı bir iştir, dedi ve Ebû Bekr bana gelmeye devam etti. Nihayet Allah, Ebû Bekir'le Ömer'in akıllarını yatırdığı ve göğüslerini ferahlandırdığı bu işe, benim de aklımı açtı ve gönlümü ferahlandırdı. Bunun üzerine ben de Kur'ân'ın ardına düşüp gereği gibi araştırdım ve onu yazılı bulunduğu hurma dallarından, ince taş levhalardan ve hafızların ezberlerinden topladım. Nihayet et-Tevbe Sûresi'nin sonunu Ebû Huzeyme el-Ensârî'nin yanında buldum. O âyeti ondan başka kimsenin yanında bulmadım. Bu âyet,(Andolsun size kendinizden öyle bir Peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız ona çok ağır gelir. O, size çok düşkün, müminlere karşı çok şefkatlidir, merhametlidir.)Tevbe suresi 128. ayetten sûrenin sonuna kadar devam eden âyetti. Neticede toplanan bu sahîfeler, tâ Allah kendisini vefat ettirinceye kadar Ebû Bekr'in yanında bulundu. Sonra hayâtı müddetince Ömer'in yanında kaldı. Bundan sonra Ömer'in kızı Hafsa’nın yanında kaldı.Buharî rivayet etmiştir.
عربي
İngilizce
Fransızca
...
Türkçe
Urduca
Endonezce
Boşnakça
Rusca
Çince
Farsça
Hintli
×
Bizimle iletişime geçin
İsim *
E-mail *
Mesaj *
Gönderme
E-mail
()
*
Kayıt
×
Geçerli Dil:
العربية
English
Français
Español
Türkçe
اردو
Indonesia
Bosanski
Русский
বাংলা ভাষা
中文
فارسی
Tagalog
हिन्दी
Tiếng Việt
සිංහල
ئۇيغۇرچە
كوردی
Hausa
Português
മലയാളം
తెలుగు
Kiswahili
தமிழ்
ဗမာ
ไทย
Deutsch
日本語
×
Ara:
العربية
English
Français
Español
Türkçe
اردو
Indonesia
Bosanski
Русский
বাংলা ভাষা
中文
فارسی
Tagalog
हिन्दी
Tiếng Việt
සිංහල
ئۇيغۇرچە
كوردی
Hausa
Português
മലയാളം
తెలుగు
Kiswahili
தமிழ்
ဗမာ
ไทย
Deutsch
日本語
Arama
×
Arama Sonuçları: